RESSAM VAN GOGH ÝLE SERDAR YILDIRIM
Zaman gezgini olarak bir araya geldik. Ben bu hikayenin yazarý Serdar Yýldýrým ve dünyanýn gelmiþ geçmiþ en büyük ressamý olarak adý anýlan Hollandalý Van Gogh. Paris'te bir müzayede salonunda Van Gogh'un "Kafede Akþam" adýndaki tablosu satýldý. Yüzden kapý açýldý. Yüz on, yüz yirmi derken, iki yüz milyon dolara alýcý buldu. Van Gogh her pey sürüþte vay be, vay be dedi, durdu.

Ben: " Sayýn Van Gogh, bu bir dünya rekoru. Bugüne kadar hiçbir ressamýn tablosu böylesine astronomik fiyata satýlmadý. "
Van Gogh: " Arkadaþ, bilmem inanýr mýsýn, ben birkaç tablomla birlikte bu tablomu da mahalle bakkalýna býrakmýþtým. Tanesine on gulden dersin demiþtim. O zamanlar on gulden iki dolar ediyordu. Tablolarý alan olmadý. Biri satýlsa zeytin, peynir ve ekmek alacaktým. Zaman bana çok zalim davrandý. Yetenek var ama açsýn, býrak Van Gogh'un aklý kaçsýn. Çýldýrmak iþten deðil. "
Ben: " Sayýn Van Gogh, siz ortaya çýksanýz, ben bu tabloyu yapan ressam Van Gogh'um deseniz. Tablonuzu satýn almak için, fiyat artýran þu dolar milyonerleri, size yüz dolar baðýþ yapmazlar. "
Van Gogh: " Sen de abarttýn ama yüz dolar vermezlermiþ? Ben de elli dolar isterim. Vermezlerse intihar ederim. "
Van Gogh müzayede salonunun orta yerine çýktý. Ellerini havaya kaldýrdý. Kendini tanýttý. Salondakilerin aðzý açýk kaldý. Doðru dediler, bu Van Gogh. Rica etsem bana elli dolar verebilir misiniz? dedi. Baþlar öne eðildi.
" Neden ama ? " dedi, Van Gogh. " Herkes bir dolar verse elli dolar toplanýr. Bana karþý bu cimrilik neden? "
Sessizlik bir süre devam etti. Sonunda ön sýrada oturan bir holding sahibi, þimdi size o parayý verirsek hayatýn sýkýntýsýndan kurtulur, rahatlarsýnýz. Bir daha böylesine üst düzeyde resimler yapamazsýnýz diye endiþe ediyoruz, dedi.

Serdar Yýldýrým ayaða fýrladý ve gür sesiyle haykýrdý: " Hayýr, " dedi. " Yalan söylüyorsun. Van Gogh yaþarken parasal yardým yapýlsaydý çok daha üst düzeyde, çok daha kaliteli resimler yapardý. O zamanýn insanlarý, nasýlsa bu da ötekiler gibi tarihin karanlýklarý arasýnda kaybolup gider, diyerek yardým etmediler. Kim bilir nice ressam, heykeltraþ, yazar, þair, sporcu, besteci ve diðer sanatsal uðraþ içinde olanlar karanlýklarda kaybolup gitti. Binde bir böyle kaybolmayanlardan biri olan Van Gogh'un eseri milyon dolara satýlýyor. Siz aslýnda insanlýðýn geleceðini satýyorsunuz ve gelecek yok oluyor, bunu fark edemiyor musunuz? "

Serdar'ýn haykýrýþýna cevap veren olmadý. Müzayede salonunda birkaç dakika sonra iki adam kalmýþtý. Sessizliði Van Gogh bozdu: " Sen haklý çýktýn Serdar, intihar etmeye gidiyorum. "
Serdar: " Dur Van Gogh. Yýl 2018. Senin kadar olmasa da ben de zor durumdayým. Bir iþ bulmaya kalksam, hikaye yazma iþini býrakmam gerekir. Otuz dört yýllýk bir uðraþtan vazgeçemem. Bak ben intihar etmem, sen de intihar etme. "
Van Gogh: " O zaman gel beraber intihar edelim. "
Serdar: " Hayýr. intihar yok. Acýlara birlikte göðüs gereceðiz ve galip geleceðiz. Þimdiye kadar hiç yenilmedim ve sen de yenilmezsin. Önümüze çýkarýlan engelleri yýkýp geçelim. "
Serdar anlattýkça Van Gogh'un yüzü bembeyaz kesildi. O'nun anlattýklarýný baþýný indirip kaldýrarak tasdik etti. Sen haklýsýn, ben bir ellerimi yýkayýp geleyim, dedi. Yerinden kalktý, lavaboya doðru yürüdü.

Aradan zaman geçti. Tabanca sesi duyuldu. Serdar lavaboya koþtu. Van Gogh yerde yatýyordu. Serdar gözyaþlarý içinde kaldý. Elli dolar verseler ne yapar eder Van Gogh'a iki tablo yaptýrýrdým. Bu iki tablo onlarýn elli dolarýný fazlasýyla karþýlardý. Van Gogh gerçek hayatýnda tabanca ile yaþamýna son verdiðinde otuz yedi yaþýndaydý ve hep otuz yedi yaþýnda kaldý. 1853-1890 yýllarý arasýnda yaþamýþ yoksul bir ressamdý. Kendisini saygýyla anýyorum.

SON