http://sozcu.com.tr/2014/gundem/siya...pattim-583173/
“Cem Uzan olarak, ÇEAŞ ve Kepez’e el konulmasıyla ilgili Stockholm’de açtığım tazminat davası var. Uluslararası Enerji Şartı Anlaşması’na Türkiye de taraf. Bu anlaşmaya göre, el konulan malın bana bedelini ödemek zorunda. Şahıs olarak istediğim rakam 2.5 milyar Euro artı 10 yıllık faizi. Bu davayı ben kazandığım an Anayasa’nın amir hükmü gereğince Enerji Bakanlığı, diğer aile fertlerim ve diğer küçük-büyük hisseleri olanlar da hisseleri oranında tazminat kazanmış olacak. Bu rakama baktığımızda faizi hariç 25-30 milyar dolara geliyor. Bunlar afaki rakamlar değil. Örneğin 2003 yılında hissedarlara dağıtılan kâr payı 300 milyon dolardı. Benim de payıma büyük paralar düşüyordu. Niye ben para çalayım? 2003 yılında en fazla vergi veren ilk 5 kişiden 3’ü, Uzan soyadı taşıyordu.”
23 ekim 2014 saat :15.42
Cem Uzan’ın el konulan Çeaş ve Kepez’le ilgili açtığı
Dava ile ilgili bilgi notu
Cem Uzan’ın Stokholm’de açtığı tahkim davasında Tahkim heyeti ilk kararını verdi, Türkiye’nin talepleri kabul görmedi.
Cem Uzan’ın yaptığı müracaatla başlıyan 2.5 milyar avroluk tahkim davası süratlendi. Türkiye, bu davayı ciddiye almadığını Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın ağzından açıklamış, sonra avukatlik ihalesini sonuçlandırmadan Lalive Avukatlık şirketini kiraladığını Stokholm Tahkim merkezine bildirmişti. Bilahare Türkiye bu davanın kabul edilmemesi için Merkeze müracaat etmiş, Bakan Taner Yıldız’da “ davanın başlamadan rededileceğine inandığını “ söylemişti. Tahkim Merkezi Türkiye’nin bu talebini red etmiş ve Tahkim Heyeti kurularak dava başlamıştı.
Davanın başlangıcında Türkiye iki önemli talepte bulundu: Birinci talep Cem Uzan’dan tahkim avukatlık masrafları için temınat alınması, ikinci talepte davanın esasına girilmeden “ yetki” kararının verilmesi. Tahkim heyeti Türkiye’nin çok önem verdiği ve katılımlı bir celsede görüşülmesini istediği taleplerini celse yapmaya gerek duymadan karara bağladı ve Türkiye’nin her iki talebini yersiz ve zamansız buldu. Türkiye’nin itiraz ettiği ; Cem Uzan’ ın “davanın ESASINA GIRILMESI ve TAZMİNAT TALEBİ dilekçelerini”, Uzan’ın talebini kabul ederek 22 aralık’a kadar vermesini karara bağladı. Türkiye’nin bu dilekçelere 22 şubata kadar cevap hakkı var. Heyet kararlarını 3 mart 2015 te açıklıyaca
Cem Uzan ile Türkiye arasındaki ÇEAŞ-KEPEZ davasında dün Gece Stockholm'deki Tahkim Heyetine verilen yeni dilekçede, Türkiye tarafının heyete sahte ve üretilmiş belge sunduğu yolunda önemli tespitler ve bulgular yer aldı. Sahte belge tanzim edenlerin ve etme talimatı verenlerin kimlikleri 16 Ocakta yapılacak olan duruşmada açıklanmak üzere gizli tutuluyor. Cem Uzan ise savunmasında, "Ergenekon, Balyoz ve bunun gibi davalarda kurulan kumpasın ticari ve ekonomik alandaki eşiti CEM UZAN'a ve ailesine kurulmuş ve gerçek hortumculuğu devlet içine çöreklenmiş bir avuç MENFAAT çetesi yaptı" ifadelerini kullandı.
Türkiye tarafı ise mahkemenin istediği dilekçeye 60 gün içinde yanıt vermek zorunda. Bu da tarih olarak 20 Kasım 2015'a denk geliyor.
Bilindiği gibi tahkimde ilk iki raundu Cem Uzan kazanmıştı. Yeni sunulan dilekçede belirtilen sahtecilikler ve bazı ekler davaya Cem Uzan’ın hukuki haklılığın dışında çarpık bir devlet ahlakı ve devlet yönetimi açısından da çarpıcı yeni bir boyut kazandırdı.
Bu gelişmeler 25 Milyar Avro tutarında rekor tazminata bir adım daha yaklaşıldığı gerçeğini gözler önüne seriyor.
GERÇEK HORTUMCU MENFAAT ÇETESİDİR
Bu konuda Cem Uzan ise, “Devlet gücü ya da kamu erki kullanılarak bir dönem yaratılan tüm kumpas davaları ve hukuksuzluklar gibi atılan iftiralar, yayılan yalanlar da ortaya çıktı. Ergenekon, Balyoz ve bunun gibi davalarda kurulan kumpasın ticari ve ekonomik alandaki eşiti CEM UZAN'a ve Ailesine kurulmuş ve Gerçek hortumculuğu devlet içine çöreklenmiş bir avuç MENFAAT çetesi yaptı" dedi.
Uzan devamında şunları söyledi:
"Benim ve Ailemin malvarlığının yandaşlara ve yabancılara nasıl peşkeş çekildiği ve nasıl yağmalandığı ortada iken; 8 milyar dolarlık milli servetin karşılığında hiçbir borç ispat edilememiş borç dökümü verilememiştir.
Türkiye tarafının; hazine kayıtlarında sahte bilanço düzenlediği tahkim mahkemesine vermek zorunda kaldığı belgelerden anlaşılmıştır. Türkiye Cumhuriyetinin tarihinde görülmemiş boyuttaki Ticari Hırsızlığı uluslararası mahkemelerde kanıtlayacağım.
Bu arada TELSİM ile ilgili 9. Milyar Dolarlık yeni bir davanın yolda olduğunu da istihbar etmiş bulunmaktayız.”
Odatv.com
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)