30 aðustos zafer bayramýmýz kutlu olsun...
30 aðustos zafer bayramýmýz kutlu olsun...
*********************************************
********Yazdýklarým Yatýrým Tavsiyesi Deðildir.**********
*********************************************
***UNUTMAYIN HEPÝMÝZ OSMANLI TORUNLARIYIZ..***
*********************************************
Büyük zaferi asýl bugünlerden sonra kazanacaðýz...
30 Aðustos 2010 Pazartesi, 15:16 tarihinde Yiðit Bulut tarafýndan eklendi
BUGÜN 30 Aðustos, bu topraklarý Cumhuriyet rejimini kurarak bizlere býrakanlarý, baþta ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, minnetle ve sevgiyle anýyoruz...Sevgili dostlar, anýyoruz, törenler yapýyoruz, bilineni tekrarlýyoruz...
Bunlarý her sene yapýyoruz... Peki bugünden yarýna “yapmadýðýmýz” ne yapýyoruz? Bize býrakanlarýn “o günlerde kendini aþmalarý” gibi “biz ortalamanýn üstüne” çýkabiliyor muyuz? Yapamýyorsak, düþünüyor muyuz; neden “kendimizi aþamýyoruz”? Çýkmalýyýz! Deðiþen dünya düzenini anlamak, çözmek ve bize býrakýlaný “bir adým iler taþýmak” istiyorsak, “tören-kutlama ritüeli” haricinde deðiþen dünya düzenine uygun adýmlar atmalýyýz.Bu noktada soralým; ne yapmalýyýz ve en önemlisi neyi anlamalýyýz?30 Aðustos 2010’da “geçmiþten getirdiklerimizle” idare edebiliriz ama inanýn 30 Aðustos 2015’te bu kadar þanslý olmayacaðýz! Anlamalýyýz! Dünyanýn deðiþtiðini, “yerleþik paradigmalarýn” kaydýðýný ve “yeni, yaþanmamýþ” günlerin bizleri beklediðini anlamalýyýz...
Bu noktada, deðiþimin, paradigmanýn kaymaya baþladýðý yapýnýn ilk günlerine dönelim ve 30 Aðustos 2015’leri “farklý kýlacak” geliþmeleri analiz edelim... Geçmiþin süzgecini, geleceðin tanelerini anlamak için kullanalým...Sevgili dostlarým, büyük deðiþim 1997’nin ilk günleriyle kendini hissettirmeye baþladý... 1997’den bugüne tam 13 yýl, Rumsfeld‘in “Pentagon’un nasýl deðiþeceði tezini” açýkladýðý 10 Eylül 2001 ve ertesi gün gelen 11 Eylül saldýrýsýndan bugüne ise 9 yýl geçti...
Türkiye’nin “büyük bir dönüþtürülme operasyonu kýskacýna” alýndýðý 2000-2001 krizi de “tesadüf deðildi” ve “deðiþecek ana denklem içinde Türkiye’nin nasýl genleþeceði tahmin edilerek, kýskaca alýnmak” istenmiþti... Olmadý, alýnamadý, asker-sivil birlikte olduk, gerekeni bilerek-bilmeyerek yaptýk ve bugünlere geldik...Peki bundan sonrasý? Geldiðimiz noktada yeni bir tez ve deðiþimi kapsayan bir paradigmaya ihtiyacýmýz var... Bu paradigmayý hep birlikte tanýmlayacaðýz ve gerekeni elbirliðiyle yapacaðýz..
.Hemen soralým; ne yapacaðýz, eldeki imkânlarla ne yapabiliriz?Daha önce “Yeni Türk Yüzyýlý Belgesi” denememde ele aldýðým maddelerin bazýlarýný da yeniden hatýrlayarak, “yapmalýyýz” dediklerimi özetleyeyim:
1- Siyasi parti, sivil toplum ve kurumlarýn ortak mutabakatý ile ulusal bir strateji belgesi tanýmlamalýyýz.
2- Tek kimlikli-çok kültürlü yeni ulusal etiketimizi tanýmlamalý, herkesi içine alacak þekilde geniþletmeliyiz.
3- Avrupa Birliði ile üyelik sürecimizi net bir þekilde kesmeli ve AB’ye alternatif olarak genleþen bir yapý olduðumuzu ortaya koymalýyýz.
4- Ekonomide çevre ülkelere burada yatýrým yapma imkânýný saðlayacak düzenlemeleri hayata geçirmeliyiz.
5- Çevre ülkelerin þirketlerine sermaye piyasamýzda halka açýlma imkâný saðlamalý ve o ülkelerin de halklarýnýn bu þirketlere ulaþmasý için çalýþma yapmalýyýz.
6- Gümrük düzenlemelerimizi Avrupa’dan baðýmsýz, kendi milli yeni çýkarlarýmýz ile düzenlemeliyiz.
7- Askeri stratejimizi yeniden gözden geçirmeli ve TSK’yý yeni tehditlere göre içeriden dýþarýya yeniden düzenlemeliyiz.
8- TSK’yý bölgesel ve küresel yeni bir güç olarak yeniden tasarlamalýyýz.
9- Devlete ait olan savunma þirketlerimizi tek çatý altýnda toplayýp, mutlaka ama mutlaka ulusal savunma endüstrimizi kurmalýyýz.
10- Enerji baðýmlýlýðýmýzý azaltmalý hatta sýfýr noktasýna çekmeliyiz. Örnek proje: Türk topraklarý üstündeki gaz ve petrol arama, çýkarma hakkýný, komþu ülkelerde elde edeceðimiz imtiyazlar da dahil olmak üzere 99 yýllýðýna TPAO’ya devrederek, TPAO hisselerinin % 49’unu yerli-yabancý yatýrýmcýlara satabiliriz.
11- Avrupa, Amerika, Ýsrail, Rusya, Ýran ile iliþkilerimizi yeniden tanýmlamalý ve ortaklarýmýzý, yenilerini oluþurmak üzere, olmayacaklardan vazgeçerek gözden geçirmeliyiz.
Sevgili dostlar, zafer bizimdi, hâlâ bizim. Bugün için yeterli ama yarýnlara yetmez. Dünya, “yeni düzen” içinde, her alanda çok sert savaþlara gebe. Ve dünyanýn en büyük fýrsatlarý içeren bu coðrafyasýnda, bizleri çok zor, çok da güzel günler bekliyor. Yeni yüzyýl “Türkiye yüzyýlý” olacak... Yeni 30 Aðustos’larý paylaþmak dileklerimle...
Herkes Pinokyo gibi tahtadan insana dönüþme þansý bulamadý,
Kimileri hep odun kaldý...(Goethe)
30 Aðustos Zafer Bayramýnýz Kutlu Olsun...
*********************************************
********Yazdýklarým Yatýrým Tavsiyesi Deðildir.**********
*********************************************
***UNUTMAYIN HEPÝMÝZ OSMANLI TORUNLARIYIZ..***
*********************************************
Birinci Dünya Savaþý sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi ve Sevr Antlaþmasýyla yurdumuz tamamen elimizden alýnýyor, vatanýmýzda hür olarak yaþama hakkýmýza son veriliyordu. Yüzyýllardýr üzerinde baðýmsýz olarak yaþadýðýmýz bu topraklar düþmanlara veriliyor, bizim de bunu kabul etmemiz isteniyordu.
Türk milletinin bu durumu kabul etmesi elbette mümkün deðildi. 19 Mayýs 1919'da Atatürk'ün Samsun'a çýkmasýyla, lideriyle kucaklaþan Anadolu, Atatürk'ün önderliðinde Kurtuluþ Savaþý'ný baþlattý. Amasya Genelgesi'nin yayýnlanmasýnýn ardýndan Erzurum ve Sivas Kongreleri yapýldý. Daha sonra 27 Aralýk 1919'da Ankara'ya gelen Atatürk, 23 Nisan 1920'de TBMM'yi kurdu. Böy-lece hem memleketin yönetimi halkýn iradesine verilmiþ oluyordu. Hem de Kurtuluþ Savaþý'nýn merkezi Ankara oluyordu.
TBMM meclisi yaptýðý görüþmelerde yurdun durumunu ve kurtuluþ çarelerini aradý. "Misak-ý Millî sýnýrlarý içinde vatanýn bir bütün olduðu ve parçalanamayacaðý görüþü"nden hareketle, düþmanla mücadele kararý alýndý. Oluþturulan düzenli ordularla savaþa girildi. Ýlk baþarý, Doðu'da Ermeni çetelerine karþý kazanýldý. Daha sonra, Batý cephesinde, Yunanlýlarla, I. Ýnönü ve II. Ýnönü Savaþlarý yapýldý. Bu savaþlarýn kazanýlmasýyla Yunanlýlar'a büyük bir darbe indirilmiþ oldu. Bunun üzerine Yunan ordusu yeniden saldýrýya geçti. Saldýrý üzerine Mustafa Kemal, or-dularýna: "Hattý müdafaa yoktur sathý müdafaa vardýr. Bu satýh, bütün vatandýr. Vatanýn her karýþ topraðý vatandaþýn kanýyla ýslanmadýkça terk olunamaz." emrini verdi.
Türk askeri, büyük bir azim ve fedakârlýkla bu karara uydu. 23 Aðustos ve 12 Eylül 1921 tarihleri arasýnda yapýlan Sakarya Meydan Muharebesiyle, Türk milleti 1699 Karlofça Antlaþmasýndan beri ilk defa toprak kazanmaya baþlýyordu. Sakarya Savaþý, Türk milletinin savunma durumundan taarruz durumuna geçtiði önemli bir savaþ olarak da tarihe geçti. Bu zafer sonunda, TBMM tarafýndan, Mustafa Kemal'e "gazi" unvaný ve "Mareþal" rütbesi verildi.
Türk tarihinin dönüm noktalarýndan biri olan Sakarya Savaþý'ndan sonra, büyük bir taarruzla düþmaný tamamen yok etme kararý alýndý.
1922 yýlý Aðustosuna kadar, hazýrlýklar tamamlandý. Güneydeki Türk birlikle-ri, büyük bir gizlilik içinde Batý cephesine kaydmld". Ýstanbul'daki cephane depolarýndan silah ve cephane kaçýrýldý. Ýtilaf Devletleri tarafýndan tahrip edilerek kullanýlmaz hâle getirilen toplar onarýldý. Yeni silâhlar satýn alýndý. Ordumuza taarruz eðitimi yaptýrýldý. Bu hazýrlýklardan sonra, Gazi Mustafa Kemal'in baþkomutan-lýðýný yaptýðý ordumuz, 26 Aðustos 1922'de düþmana saldýrdý. Bir saat içinde düþman mevzileri ele geçirildi. 30 Aðustos'ta düþman çember içine alýndý. Sað kalanlar esir alýndý. Esirler arasýnda Yunan Baþkomutaný Trikopis'te vardý.
Bu savaþ, Atatürk'ün baþkomutanlýðýnda yapýldýðý için Baþkomutanlýk
Meydan Muharebesi olarak adlandýrýldý.
Büyük Tarruzun baþarýyla sonuçlanmasýndan sonra düþman, Ýzmir'e kadar takip edildi. 9 Eylül 1922'de Ýzmir'in kurtarýlmasýyla yurdumuz düþmandan temizlenmiþ oldu. Hain düþmanýn, haksýzca ve alçakça iþgaline "dur" diyen ve kanýmýzýn son damlasýný akýtmadan yurdumuzu býrakmayacaðýmýzý dünyaya ispatlayan bu büyük zaferi her yýl, 30 Aðustos günü, bayram yaparak kutluyoruz.
30 AÐUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN,
AY YILDIZLI BAYRAK ALTINDA, TEK ULUS ÝÇÝNDE,TEK YÜREK ,TEK VÜCUT ÝÇÝNDE,
NÝCE BAYRAMLARA KAVUÞTURMAK NASÝP ETSÝN YÜCE ALLAHIM.
*********************************************
********Yazdýklarým Yatýrým Tavsiyesi Deðildir.**********
*********************************************
***UNUTMAYIN HEPÝMÝZ OSMANLI TORUNLARIYIZ..***
*********************************************
[B][SIZE="3"][FONT="Arial Narrow"][COLOR="navy"]TÜRKÜM, DOÐRUYUM, ÇALIÞKANIM, VARLIÐIM TÜRK VARLIÐINA ARMAÐAN OLSUN. NE MUTLU TÜRKÜM DÝYENE.
M.K.ATATÜRK[/COLOR][/FONT][/SIZE][/B]
bugün reisi cumhurun picamalý bikaç resmini yayýnlamýþlar
ama konu baþkomutanýmýzýn 30 aðustos bayramýný kutlamamasý veya koca baþkomutan picamalý resim çektirirmi deðildi
konu baþucunda bushun hayatýný anlatan bi kitap olmasý ve elinde suriyeye iliþkin notlarýn olmasýydý
tahminim baþkomutanýmýzýn þu 30 aðustos kutlamalarýnýn bitmesi ve kutlamalara katýlmamasý üzerindeki tartýþmalarýn bitmesi ile bir anda iyileþeceði, 1 yada 2 eylülde hastaneden taburcu olacaðýdýr.
[B][SIZE="3"][FONT="Arial Narrow"][COLOR="navy"]TÜRKÜM, DOÐRUYUM, ÇALIÞKANIM, VARLIÐIM TÜRK VARLIÐINA ARMAÐAN OLSUN. NE MUTLU TÜRKÜM DÝYENE.
M.K.ATATÜRK[/COLOR][/FONT][/SIZE][/B]
*********************************************
********Yazdýklarým Yatýrým Tavsiyesi Deðildir.**********
*********************************************
***UNUTMAYIN HEPÝMÝZ OSMANLI TORUNLARIYIZ..***
*********************************************
Þu anda 1 kullanýcý bu konuyu görüntülüyor. (0 kayýtlý ve 1 misafir)