MÜNACAAT




Ayine-i kâinat mutlak zatına delil,
Zikrinden hariç değil her ne derse desin dil.


Gökyüzünde nurunu Sen’den alır güneş, ay,
Hayat-ı mevcudata can bahşeder ism-i Hay.


Kün” emrinle oluştu kâinatın yapısı,
Kıyamete dek açık kabul ve ret kapısı.


Mülk Sen'in, hüküm Sen'in, dahi azamet Sen'in,
Cennet, cehennem Sen'in, ahir kıyamet Sen'in.


Bütün iradelerin üstündedir iraden,
Ahsen-i takvim üzre yarattın Âdem’i Sen.


İki cihan mülkünde adil-i mutlak Sen'sin,
Ezelden ta ebede mabud-u bil Hak Sen'sin.


Varlığındır alemi serapa devreyleyen,
Hayatı veren Sen'sin, ölümü veren de Sen.


Yerleştirdin aşkını Âdem’in sinesine,
Kur’anı beste ettim Muhammed’in sesine.


Zıtların ahengiyle kurdun kâinatını,
İnsana mahsus kıldın dünya saltanatını.


Gizli hazine idin, bilinmeyi diledin,
İnsi cinni yaratıp”Rabiniz benim”dedin.


Şiddet-i zuhurundan büründünde nihana,
Efal-i kudretinle nizam verdin cihana.


Adet-i zerratımla hamd Sana, şükür Sana,
Canlılar gece gündüz etmade zikir Sana.

Günahkârım umutla açtım avuçlarımı
İsm-i Settar adına setreyle suçlarımı.


Rahmetine sığındım boş çevirme ya Mennan,
Günahım dağlar gibi medet eyle ya Hannan.

İbrahim SAĞIR