Montaigne: DOÐRULUK KAYGISI

Düþünce çatýþmalarý beni ne kýrar, ne yýldýrýr, sadece dürtükler, kafamý çalýþtýrýr. Eleþtirilmekten kaçarýz: Oysa ki bunu kendiliðimizden istememiz, gelin, bizi eleþtirin dememiz gerekir: Hele
eleþtirme bir ders gibi deðil de bir karþýlýklý konuþma gibi olursa.

Biri çýkýp bizim düþüncemizin tersini söyledi mi, onun doðru söyleyip söylemediðine deðil, doðru yanlýþ, kendi düþüncemizi savunmaya bakarýz. Bizi düzeltmek isteyene kollarýmýzý açacak yerde, yumruklarýmýzý sýkýyoruz. Ama ben dostlarýmýn bana sert davranmasýný istiyorum. Sen bir budalasýn, saçmalýyorsun, desinler bana. Ben, dostlar arasýnda açýk, yiðitçe konuþulmasýný isterim; dostlarýn düþünceleri neyse sözleri de o olmalý.



Kulaklarýmýzý öyle sert öyle kaba birer kulak yapmalýyýz ki, salon konuþmalarýnýn yumuþak seslerini duymaz olsunlar.

Ben, biraraya gelen insanlarýn, sertçe, erkekçe konuþmalarýný isterim. Dostlar arasýndaki baðlar sert, yýrtýcý olmalý: Nasýl ki aþk da ýsýrmalar, kanatmalar ister! Dostluk kavgacý olmadý mý, saðlam ve
cömert de deðildir. Nazlý, yapmacýk bir hava, birini kýrma korkusu dostluða rahat nefes aldýrmaz:

Neque enim disputari sine reprehensione potest. (Cicero)

Çatýþmadan tartýþýlamaz.

Bana çatýldýðý zaman öfkem deðil dikkatim uyanýr: Bana çatandan bir þeyler öðrenmeye can atarým. Doðruyu bulmak her iki tarafýn kaygýsý olmalý. Ýnsan öfkelendi mi düþünemez olur aklýndan önce sinirleri iþler. Tartýþmalarda bahis tutuþmak hiç de faydasýz deðildir. Doðrudan ayrýldýk mý, elle tutulur bir þeyler kaybetmeliyiz. Yýl sonunda uþaðým demeli ki bana: Bilgisizlik ve inatçýlýk yüzünden bu yýl bin lira kaybettiniz. Doðruyu hangi elde görsem sevinçle karþýlar; uzaktan kokusunu alýr almaz silahlarýmý atar, teslim olurum. Fazla yukardan ve insafsýz olmadýkça yazýlarýma çatýlmasýný hoþ görmüþ,
çoðu kez karþýmdakini kýrmamak için yazdýklarýma istenen biçimi verdiðim olmuþtur.

Zararýma da olsa eleþtirmeciye uysal davranmalýyým ki beni her zaman serbetçe uyarsýn, kendimi düzeltmeme yardým etsin. Doðrusu çaðdaþlarýmý böyle bir iþten yana çekmek kolay deðil. Düzeltilmek
herkesin aðrýna gittiði için kimse kimseyi düzeltmeyi göze alamýyor. Düþüncesini saklayarak konuþuyor çoklarý. (Kitap 2, bölüm 8)