Kucaðýna dökülmüþ yemek kýrýntýlarýný elinin aðýr hareketleriyle yere süpürüyor. Artýk, yemek masalarýna tam yaklaþamýyor, yaklaþsa da tabaða doðru eðilemiyor. Zaten ufacýk kaldý, kendi içine çöken ama yaþamý devam eden bedeni. Neredeyse bir yüzyýllýk ama hala dik bakýyor çok dik tutamadýðý baþýyla.
Çocuklarýn takmasýný uygun gördüðü ve hepsi muhakkak ki " kendisine yakýþan " baþörtüsünün göðsüne düþen uçlarýný çekerek boynunun altýna sýkýþtýrýyor, göz ucuyla masanýn geri kalan gürültülü ahalisini kontrol ediyor. Ne yapýyorlar, sonradan hor görülüp, kýnanacak uygunsuz bir hal var mý ve en önemlisi kendisiyle ilgileniliyor mu. Ýlgilenen olmalý. Olmalý ki hala en iyi bilen ve akýl danýþýlan, vazgeçilemeyen o olarak kalsýn. Olmalý ki, hayatta kalsýn...
Oysa masa kendi aleminde eðleniyor. Yemeklerini yiyorlar, birbirleriyle sohbet ediyorlar, gülüþüyorlar, þarkýlara eþlik ediyorlar. Keyifliler. Kalabalýklar da. Kýzlar, damatlar, gelinler, torunlar, torunlarýn, çocuklarý. Öyle ya; az daha dirense dünyaya torunlarýnýn çocuklarýný görecek. Hepsi saðlýklý, mutlu. Ne kadar güzel. Ýçi huzurla dolmalý. Ne güzel þeyler yaþamýþ, ne güzel hayatlarla dolu bir masa ve hepsine sahip olan o. Masanýn en baþýnda oturuyor. Her birinin yaþamýnda bir yeri var, her birisine az çok emek vermiþ, her birisi ona hürmetli, her istediði yapýlýyor, dünyanýn nimeti bu iþte. Daha ötesi var mý, göçmek zamaný geldiðinde gözü arkada kalmamalý..
Kahvesini nasýl içermiþ, soruyorlar. Biraz tatlýca olsun, diyor. Rahmetli kocasý da böyle yapardý. Keyifli, lezzetli bir yemeðin ardýndan az tatlýca kahvesini içer, bir de uyduruktan fal kapatýrdý. Otuz yýl oldu kaybedeli...
Eðleniyorlar, sadece kendi masasý deðil, bütün salon. Herkes mutlu.
Hiç kýpýrdamýyor oturduðu yerde. Çok hareket etmeyi sevmez zaten, çok konuþmaz da. Konuþsa da duyamadýðý için uzatamýyor sohbeti. Yanýndaki en küçük torunun koluna dokunuyor.
_ Ne diyorlar?
_ Þarký istiyorlar büyükanne.
Masada bir hareketlilik oluyor, baþlar büyükanneye dönüyor, birbirleriyle bakýþýyorlar. Küçük torun þarký çalýp söyleyen adamýn yanýna gidip geri dönüyor.
Yeni þarkýya geçiliyor. Yaþlý ve kurumuþ ellerindeki büyük taþlý yüzükte gözleri, kimseye hesap vermez eðiklikteki baþýný kaldýrmadan, yaþý kadar aðýr hüznüyle dinliyor þarkýyý.
.....Gesi Baðlarýnda dolanýyorum
.....Yitirdim yarimi aman aranýyorum......,
20-02-2009
..............
Büyükanne yitirdiði yarine kavuþmuþtur umarým gittigi yerde..
Çünkü onu sayýklaya sayýklaya yaþadý 32 yýl, kendini hep sýðýntý hep kimsesiz sandý..
Hiç birimiz, ne yaptýysak onu mutlu edemedik.
Sonunda büyükanneyi uðurladýk bu dünyadan,
hep, gömülünce üþürüm diye ölmekten korktuðu bir kýþ gününde...
küçüldü
küçüldü...
Aðzýndan duyduðum son söz
bütün hanýmefendiliði ile , anadolu aksanýyla, hemþire hanýma .... su içibilirmiyim.. deyiþi oldu.
........................