Sayfa 53 Toplam 54 Sayfadan BirinciBirinci ... 43495051525354 SonuncuSonuncu
Toplam 540 adet sonuctan sayfa basi 521 ile 530 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Ekonomi & Para Piyasalarıdan Haberler/Yorumlar

  1. #521
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Euro bolgesi mali entegrasyonu guclendirme uzerine yogunlasiyor

    konuya yakin kaynaklardan alinan bilgiye euro bolgesi liderleri
    mali politikalarini daha entegre hale getirme secenegi uzerinde
    yogunlasiyorlar. Avrupali liderler bolgenin borc krizini cozme
    ve euro bolgesini erimekten koruma konusunda basarili olacaklarina
    yatirimcilari ikna edebilme konusunda yarislarini bu alan kaydiriyor.

    Haziralanan ancak henuz tamamlanmamis plan euro bolgesinin yonetiminde
    hizli degisimler ongoruyor. Avrupa liderlerinin mali disiplini saglama
    konusunda yeni guclere sahip olmasi ve son asamasinda euro bolgesi
    anlasmasinda degisiklik ongoruluyor.
    -matriks-

  2. #522
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Süper Mario sert düşürdü!
    Borsa günlük bazda 2,97 oranında değer kaybetti. Bu sert düşüşte Avrupa Merkez Bankası (ECB)'nin faiz indirimi mi yoksa ECB Başkanı Draghi'nin tahvil alımı açıklamaları mı başrolde?
    08 Aralık 2011 Perşembe, 17:01:30









    HABERTURK.COM EKONOMİ SERVİSİ
    FİRUZE OTAY
    fotay@haberturk.com

    Avrupa Merkez Bankası (ECB)'nın yüzde 1,25 olan gösterge faiz oranını 25 baz puan indirimle yüzde 1'e çekmesi ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi'nin tahvil alımına yönelik yaptığı katı açıklamalar piyasaları salladı.
    ECB Başkanı Draghi, " ECB'nin, üyesi olmayan IMF'ye borç para vermesi yasal değil" açıklamasında bulundu.

    Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin bu akşam başlayacak olan AB Liderler Zirvesi öncesinde Avrupa'nın ikinci bir şansı olmadığını ve tüm dünyanın hızla Avrupa'nın karar almasını beklediğini açıklaması da piyasalardaki gerilim katsayısını artırdı. Piyasaların gündeminde, kritik AB Liderler Zirvesi'nden çıkacak kararlar yer alıyor.

    Günün son kritik verisi ise Avrupa Bankacılık Otoritesi'nden geldi. Otorite, Avrupa bankalarının toplam sermaye açığını 114,7 milyar euro olarak tahmin etti. Otoritenin tahminlerine göre sermaye açığı Fransız bankaları için 7,3 milyar Euro, Portekiz bankaları için 7 milyar Euro, İspanyol bankaları için 26,2 milyar Euro, İtalyan bankaları için 15,4 milyar Euro, Yunan bankaları için 30 milyar Euro, Alman bankaları için ise 13,1 milyar Euro.
    Ayrıca otorite bankalara yeniden sermayelendirme planlarını bankacılık regülatörlerine sunmaları için 20 Ocak 2012'ye kadar da süre verdi. Planların Haziran ayı sonuna kadar da yerine getirilmesi gerekiyor.
    Özellikle bankacılık hisselerini vuran bu gelişme, borsalarda sert düşüşlerin yaşanmasında ciddi ölçüde etkili oldu.

    İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) işlem gören hisse senetleri günlük bazda 1.639,60 puan ve ortalama yüzde 2,97 oranında değer yitirdi.

    İMKB 100 Endeksi, ikinci seansta 1.285,52 puan düşerek 53.499,25 puandan kapandı. Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 2,35 oranında değer yitirdi.

    İlk seanstaki 354,08 puanlık düşüş dikkate alındığında, borsa endeksi günün tamamında 1.639,60 puan geriledi.

    Hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 2,97 değer yitirdi.

    DOLAR VE EURO YÜKSELDİ
    Piyasanın kapanışı itibariyle Kapalıçarşı'da 1,8380 liradan alınan dolar 1,8420 liradan, 2,4510 liradan alınan euro 2,4560 liradan satılıyor.

    Serbest piyasada önceki kapanışta 1,8390 lira olan dolar güne 1,8350 liradan, 2,4580 lira olan euro 2,4620 liradan başlamıştı.

    Bankalararası piyasada dolar kotasyonları alışta en düşük 1,8410 lira, en yüksek 1,8440 lira, satışta en düşük 1,8460 lira, en yüksek 1,8520 lira seviyesinde işlem görüyor.

    Borsada 2,97 oranında düşüş yaşanmasının sebeplerini uzmanlara sorduk. İşte iki uzmandan, iki farklı piasa yorumu...

    YF Menkul Değerler Araştırma Müdür Yardımcısı Hakan Tezcan, piyasadaki sert düşüşün Avrupa Merkez Bankası'nın 25 baz puan faiz indirimini açıklamasına bağladı.

    PİYASALAR ALLAK BULLAK!
    Beklenmeyen, sürpriz olan Avrupa Merkez Bankası (ECB)'nin ikincil piyasada aktif olarak rol oynayacağına dair beklentileri karşılayacak bir açıklaması olmadı. O da piyasaları allak bullak etti. Temel olarak beklenti bugün ve yarın devam edecek olan AB Liderler Zirvesi'nde mali birlik sağlama konusunda somut bir adım atılacağı, bu somut adımın atılması durumunda da ECB'nin daha aktif olarak ikincil piyasalarda bono alımları yapacağı şeklinde özetlenebilecek bir senaryo üzerine kuruluydu.

    SENARYO GEÇERSİZ KALDI!
    ECB'den bu beklentileri karşılayacak bir açıklama gelmemesi, kurulan tüm senaryonun şu aşamada geçersiz kalmasına neden olmuş görünüyor. Bununla ilgili yarın AB Liderler Zirvesi'nden çıkabilecek somut bir karar tekrar bu yöndeki beklentilerin karşılanması anlamına geleceği için piyasalarda sert bir tepkiye neden olabilir.

    "ÖNCE SAT, SONRA BEKLENTİLERİ SATIN AL"
    Kısa vadede "önce sat, sonra beklentileri satın al" modu geçerli olduğu için kısa vadede bu beklentinin gerçekleşmemesi o riski almak istemeyen yatırımcılar tarafından hızla realize ediliyor.

    Acar Yatırım araştırma müdürü Zeynel Balcı, ECB'nin faiz indirimini açıklamasından sonra piyasaların yükseldiğini fakat Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi'nin yaptığı açıklamalardan sonra piyasanın sert bir düşüş yaşadığını belirtti.

    SEBEP FAİZ İNDİRİMİ DEĞİL!
    Piyasadaki sert düşüş ECB'nin faiz indirimiyle alakalı değil. Mario Draghi açıklamalarından sonra borsa düştü. Piyasa bir süreden beri 9 aralık zirvesiyle ilgili olumlu beklentileri fiyatlıyordu.

    DRAGHİ AÇIKLADI, PİYASA DÜŞTÜ!
    ECB Başkanı o beklentilerin tersi şeyler söyledi. Borç kriziyle ilgili mücadelede ECB tahvil alımı konusunda sınırsız olmadığı, borç krizindeki ülkelere finansman sağlamasının yasal olmadığı gibi açıklamalar yaptı. Piyasanın bir süredir fiyatladığı şeylerin gündemin tam tersi bir şey oldu.

    GÖZLER ARTIK ZİRVE'DE!
    Şimdi gözler Avrupa Birliği Liderler Zirvesi'nde. Ordan çıkacak kararlar yine önemli olacak tabi ama Avrupa Merkez Bankası Başkanı'nın açıklamaları piyasanın olumlu fiyatlamasını tersine çevirdi. Piyasanın böyle sert tepki vermesini nedeni budur. ECB, IMF üyesi değil demesi ve borç krizindeki ülkelere finansman sağlaması yasal olmadığını söylemesi piyasanın inandığı, fiyatladığı bir çok şeyin tersine oldu.

    Benim yorumum piyasanın Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi'nin açıklamalarından sonra tersine döndüğü yönünde. Faiz indirimi açıklandığında piyasa artıya geçmişti, ABD'deki işsizlik verileri de açıklandıktan sonra piyasa düşüş göstermedi. Faiz indiriminden kaynaklanmıyor bu düşüş, ama ECB Başkanı Draghi'nin konuşmasının ardından piyasa sert düştü.

  3. #523
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Ihracat artisindaki baz etkisi ve yuksek kur, buyume rakamlarina olumlu yansidi - okfram
    okan universitesi finansal riskleri arastirma ve uygulama merkezi (okfram)
    tarafindan yapilan analiz asagida yer aliyor:
    Ihracat artisindaki baz etkisi ve yuksek kur, buyume rakamlarina olumlu
    yansidi
    gayri safi yurtici hasila, 1998 fiyatlariyla, 2011 yili ucuncu
    ceyrekte onceki yilin ayni donemine gore, %8.2 buyuyerek 591,58 milyar dolar
    seviyesinde gerceklesirken, bir onceki doneme gore -0.6 puan ile hafif duzeyde
    bir ivme kaybi gozlenmistir. Ikinci ceyrekte aciklanan %8.8'lik buyume; artan
    kuresel risklerin ihracat rakamini olumsuz etkilemesiyle; ilk ceyrege gore 3,2
    puan hiz kesmisti. 2011 yilinin ucuncu ceyreginde, kredi sikilastirma
    onlemlerine bagli olarak ic talep ve dolayisiyla ithalatin yavaslamasina
    karsin, artan kuresel risklerin yarattigi sermaye cikislarina bagli yasanan kur
    artislarinin ihracati artirici etkisi ve bir onceki yilin ayni doneminde
    ihracattaki onemli daralmayla olusan baz etkisi; buyumedeki ivme kaybini
    azaltmistir.

    Yuksek kur ihracati artirirken, kredi sikilastirma politikalari ic tuketimi soguttu.
    Ucuncu ceyrekte, yurtici talepteki
    yavaslamaya bagli olarak ithalat artisi %7.3 seviyesinde kalirken, doviz
    kurundaki yukselisin de etkisiyle ihracat %10.8 ile daha hizli buyumustur. 2012
    yilinda toplam ihracatin yaklasik yarisinin gerceklestirildigi ab bolgesi'nde
    buyumenin tahmin edildigi gibi %0.2 duzeyinde kalmasi durumunda, turkiye
    ekonomisinin yillik bazda %4 olan uzun vadeli buyume ortalamasina dogru bir
    yavaslama sergilemesi beklenebilir.
    Mali sektor ve ulastirma vites buyuttu.
    2011 yilinin ucuncu ceyreginde, milli hasiladan en yuksek payi
    alan baslica sektorler; imalat sanayi (%22), ulastirma (%14), ticaret (%12) ve
    mali sektor (%11.75) olmustur. Bir onceki yilin ayni donemine gore katma
    degeri en hizli artan sektor %15.7 ile mali sektor olurken, bunu, ulastirma
    %9.7, ticaret %9.6 ve imalat sanayi %8,9'lik buyumeyle takip etmektedir. 2011
    yili ilk uc ceyreginde, bir onceki yilin ayni donemine gore, gelisme hizini
    artiran baslica gruplar; mali sektor(+7 puan), ulastirma (+2 puan) ve tarim (+3
    puan) sektorleri olmustur. Ayni donemde imalat (-4 puan) ve insaat (-4 puan)
    sektorlerinin buyume hizlarinda azalma olmustur. Bu durum imalat sanayi
    endeksindeki gelismelerle de uyumludur.
    Sanayi uretimi endeksi, ekim
    ayinda, 138.44 ile en son aralik 2010'da gozlenen zirve noktasini asmistir.
    Sanayi uretim endeksi 12 aylik ortalamalara gore (kasim 2010 - ekim 2011);
    yarim puanlik gerilemeyle %11.5 duzeyinde, alt gruplardan imalat sanayi, 2
    puanlik gerilemeyle %12 buyurken; enerji sektorunde buyume ivmesi 1.7 puanlik
    artisla %9.7, madencilik sektoru 0.9 puanlik yukselisle %3,8 olarak
    gerceklesmistir. Burada, krizden cikista keskin bozulmayi hizli telafi eden
    imalat sanayinin yoruldugu, madencilik ve enerji sektorlerinin ise krizdeki
    gorece daha yavas gerilemenin ardindan buyumeye devam ettigi anlasilmaktadir.
    Ithal girdi kuresel soklara hassasiyeti artiriyor…
    secilmis bazi sektorlerin uzun vadeli gelisim hizlari incelendiginde; tarimda dusuk oynaklik
    ve dusuk buyume oranlari ile daha korumaci bir gorunum izlenmektedir. Toplam
    hasilanin %43'unu olusturan imalat sanayi, ticaret ve insaat sektorleri ise
    ithal girdi kullanimi ve mevsimsellik gibi nedenlerle kuresel soklara karsi
    hassasiyeti artirmakta ve yuksek dalgalanmalara neden olmakta, bu da milli
    hasilanin yumusak karnini olusturmaktadir. Toplam hasilada %25 paya sahip olan
    mali sektor ve ulastirma sektorleri ise uzun vadede yuksek buyume ve dusuk
    standart sapma degerleriyle ekonomiyi dengeleyen temel direk konumundadir.
    Imalat sanayi, insaat ve ticaret gibi sektorlerde buyumenin yavaslamaya devam
    edecegi fakat, ulastirma, tarim ve mali sektordeki buyume egiliminin, ekonomik
    aktivitedeki yavaslamayi dengede tutabilecegini dusunmekteyiz.

    Yuksek buyume=yuksek cari acik; bu denklem degismeli…
    son 12 yilda turkiye ekonomisinin ortalama buyume hizi yillik %3.6 iken, bu oran pozitif
    buyume yillarinda %7, kuculme yillarinda ise %-4.6 olarak hesaplanmaktadir.
    Buyume yillarindaki gorece daha guclu cikis, bir yandan turkiye ekonomisinin
    durgunluktan cikistaki dinamizmini ortaya koyarken, diger yandan yuksek ithalat
    bagimliligi gibi yapisal sorunlara bagli olarak cari acigin artmasina ve acigi
    finanse eden yabanci sermaye akimlarinin doviz kuru hassasiyetine yol
    acmaktadir. Diger yandan, buyumenin yillar itibariyle
    +/-5.5 araliginda oldukca yuksek bir degiskenlige sahip olmasi ise, ekonominin sik frekanslarda
    soklara maruz kalmasina neden olmakta ve ayni zamanda buyumenin tahmin
    edilebilirligini azaltmaktadir. Tcmb'nin fiyat istikrari ve surdurulebilir
    buyume hedefleri baglaminda; buyumenin kisa vadede finansal istikrar
    politikalariyla dizginlenmesi cari acigin kontrolu bakimindan onem
    kazanmaktadir. Ancak, orta ve uzun vadede, ekonominin soklarla karsilasmadaki
    hassasiyetinin (cari acik) ve soklarla karsilasma sikligin azaltilmasi, ancak,
    enerjide disa bagimliligin giderilmesi ve yerli girdi kullaniminin/uretiminin
    tesvik edilmesi gibi yapisal onlemlerle mumkun olabilecektir.
    Kuresel buyume istatistikleri ve turkiye'nin konumu
    2010 yilinin birinci
    ceyreginden bu yana; ab bolgesi, abd ve ingiltere, japonya, rusya ve turkiye
    gibi ulkelerin birbiriyle yuksek korelasyon sergiledigi; hindistan ve cin'in
    ise bu gruptaki ulkelerle sahip oldugu dusuk korelasyon ile kuresel buyumedeki
    bozulma trendinden ayrismaya devam ettikleri gorulmektedir. Yilin ucuncu
    ceyreginde onceki yilin ayni donemine gore, gelismis ulkelerden japonya %0 ile
    negatif buyumeden kurtulurken, borc krizinin yasandigi euro bolgesi %1.4,
    abd'de ise %1.5'lik buyume oranlariyla yavaslama surecini surdurduler.
    Gelismekte olan ulkeler grubundaki bric ulkelerinden brezilya %2.1, cin %9.1 ve
    hindistan %6.9 oraninda buyurken, bu ulkelerdeki ivme kayiplari devam etmistir.
    Bunlardan farkli olarak, rusya, %4.8'lik buyumeyle bir onceki ceyrege gore
    artan bir ivmeyle buyuyerek, sorunlu ulkelerle olan uzun donemli yuksek
    korelasyon iliskisinden de farklilasmistir. Turkiye %8.2 ile hafif yavaslamaya
    ragmen guclu buyumesini surdurmus, ozellikle 2011 yili buyume performansi ile
    sorunlu ulkelerle olan yuksek korelasyonu azaltmistir. Buna karsin, sorunlu
    ulkelerle olan uzun vadeli iliski katsayisinin %90'larda olmasi onemli bir risk
    unsuru olarak gorulmelidir. Turkiye ekonomisinin, 2011 yilini %7.5-8 duzeyinde
    bir buyume ile kapatmasi beklenebilir. Oecd'nin son raporuna gore, 2012 yilinda
    ekonomik buyumenin kuresel olcekte %3.4, euro bolgesi icin %0.2 ve abd'de %2
    olmasi beklenmektedir. Ab zirvesi'nden ingiltere'nin muhalefet etmesi nedeniyle
    kesin bir sonuc cikmamasiyla, ab bolgesi'nin borc sorununa iliskin net bir
    strateji de belirlenememesi de tedirginlik yaratmaya devam edebilecektir. 2012
    yilinda, kuresel yavaslama, ab bolgesi'nde uygulanacak mali sikilastirma
    programlari, bunlarin yaratacagi dis talep daralmasi ve icerde kredi
    sikilastirma politikalari ile birlikte, turkiye ekonomisinin, ozellikle imalat
    sanayiinde baslayan ve devam etmesi beklenen gerilemeye paralel olarak daralan
    bir buyume rakami aciklamasina neden olacaktir.
    -matriks-

  4. #524
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Sarkozy: Yeni avrupa doguyor, turkiye bu avrupa'nin icinde degil
    fransa cumhurbaskani nicolas sarkozy, gectigimiz hafta bruksel'de duzenlenen
    liderler zirvesinin ardindan yeni bir avrupa'nin dogdugunu belirtti. Le monde
    gazetesine mulakat veren sarkozy, borc krizinin ab'nin turkiye ile ilgili
    cekincelerini hafifletmedigini belirtti ve turkiye'nin avrupa'ya ait olmadigi
    gorusunu bir kez daha tekrarladi.
    Avrupa birligi'nin, avrupa kitasinin
    birligi oldugunu ifade eden fransa cumhurbaskani, turkiye topraklarinin ise
    cogunlugunun anadolu'da oldugunu ifade etti. Fransa, turkiye icin "asya'nin cok
    guclu bir ulkesi" ifadelerini kullandi. Hirvatistan'la birlik antlasmasi
    imzalandigini sirbistan'in uyelik sureci ile ilgili gorusmelerin devam
    belirten, uyelik konusunda onceligin avrupa ailesine ait oldugunu; "disaridaki"
    ulkelerle ilgili sorularin daha sonra sorulabilecegini dile getirdi.

    Turkiye'nin dunya siyasetinde cok onemli rolu oldugunun altini cizen sarkozy,
    "dogu ile bati arasinda kopru rolu onemli. Turkiye sadece bir tarafa uye olarak
    bu rolu terk eder mi? Ben bu ihtimali zayif goruyorum." yorumunda bulundu.

    Yeni ab anlasmasi konusunda ingiltere'yi ikna etmek icin almanya basbakani
    angela merkel ile birlikte her yolu denediklerini de ifade eden sarkozy, "ne
    yazik ki suanda iki avrupa var. Birincisi uyelerle dayanismanin avantajlarindan
    yararlanan 26 ab ulkesi, digeri ise yalniz basina k
    -cihan-

  5. #525
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Gayri safi yurtici hasila raporu (t-bank)
    2011’in ucuncu ceyreginde de ekonomi merkez bankasi’nin ve ekonomi yonetiminin
    aldigi tum onlemlere ragmen hizli buyumesini surdurdu ve gecen yilin ayni
    donemine gore %8.2 buyudu. Gecen yilin ucuncu ceyreginde ekonomi %5.3
    buyumustu. Takvim etkisinden arindirilmis gayrisafi yurtici hasila (gsyih) da
    yilin ucuncu ceyreginde %7.7 buyudu. Mevsim ve takvim etkisinden arindirilmis
    gsyih degeri ise bir onceki doneme gore %1.7 artis gosterdi. Yilin ilk dokuz
    ayindaki buyume ise %9.6 oldu. Bu sonuclar ekonominin yilin ilk dokuz aylik
    doneminde hizli buyumeye devam ettigini gostermekte.
    Yilin ucuncu ceyregine ait uretim verilerine bakildiginda gecen yilin ayni
    donemine gore tarim sektorunun buyumeye devam ettigi gorulmekte. Sanayi ve
    hizmetler sektorlerinde de guclu buyume oranlari kaydedildi. Insaat sektoru
    ise iki haneli rakamlarla buyumeye devam etti. Bu cercevede, yilin
    temmuz-eylul doneminde tarim sektoru %4.5 buyurken, sanayi sektoru %8.4
    oraninda buyume kaydetti. Hizmetler sektorunde buyume %9.1’i bulurken, ayni
    kapsamin icinde degerlendirdigimiz insaat sektorunde de %10.6’lik buyume
    goruldu. Gsyih’ya katkilar incelendiginde tarim kesiminin katkisinin 0.7 puan,
    sanayinin 2.1 puan, hizmetler kesiminin ise 5.4 puan oldugu gorulmekte.
    Harcamalar tarafina bakildiginda, tuketim harcamalarinin yilin ucuncu
    ceyreginde %7.8 arttigi gorulmekte ve kamunun tuketim harcamalarindaki
    artisin ozel sektore gore daha hizli oldugu dikkat cekmekte. Ozel sektor
    tuketim harcamalarinda %7.0 artis olurken, kamunun tuketim harcamalari artisi
    %13.7 olarak gerceklesti. Sabit sermaye yatirimlarinin da bu yilin ucuncu
    ceyreginde yavaslayarak da olsa artmaya devam ettigi ve yine bu artisin buyuk
    bolumunun ozel sektor tarafindan saglandigi dikkat cekmekte. Ozel sektorun
    yatirimlari %17.2 artarken, kamu yatirimlarindaki buyume %6.2’de kaldi.
    Stoklarda ise daralma kaydedildi.
    Bu yilin ucuncu ceyreginde ithalat %7.3 artarken, ihracat artisi %10.8 oldu ve
    dis talebin buyumeye katkisi uzun zamandir ilk kez pozitife dondu bu
    cercevede, buyumeye katkilar incelendiginde ozel sektor tuketim harcamalarinin
    4.7 puan, kamu harcamalarinin ise 1.2 puan katkida bulundugu goze carpmakta.
    Ozel sektorun sabit sermaye yatirimlari buyumeyi 3.1 puan olarak pozitif
    etkilerken, kamu yatirimlarinin katkisi 0.2 puanda kaldi. Ihracat artisinin
    ithalat artisini gecmesi sonucunda buyumeye dis talep katkisinin ise pozitif
    0.6 puan oldugu izlenmekte. Yilin ilk dokuz aylik doneminde bakildiginda ise
    gecen yilin ayni doneminde %8.9 buyuyen ekonominin bu yil %9.6 buyudugu, yani
    ekonomide henuz bir yavaslama olmadigi gorulmekte. Bu donemde tarim sektoru
    %5.3 buyurken, sanayi ve hizmetler sektorlerinin buyumesinin %10 oldugu goze
    carpmakta. Harcamalar tarafinda ise yilin bu doneminde ozel tuketim
    harcamalari %9.2 artis kaydederken, kamu tuketim harcamalari %10.2 artis
    gosterdi. Ozel sektor yatirimlari %29’un uzerinde artarken, kamu
    yatirimlarindaki buyume %5’de kaldi. Dis talebin buyumeye katkisinin da negatif
    3.1 puan oldugu goze carpmakta. Bu sonuclar bize ekonomide hizli buyumenin
    alinan tum onlemlere ragmen ucuncu ceyrekte de devam ettigini gostermekte.
    Turkiye bu sonucla birlikte ucuncu ceyrekte dunyada en hizli buyuyen ekonomiler
    arasina girdi. Zaten diger bazi gostergeler de ekonomide buyumenin soz konusu
    ceyrekte hiz kesmedigini teyit etmekteydi. Tabii bu buyumenin cari aciktaki
    rekor duzeyde genislemeyi tetikledigini de kaydetmek gerekir. Ayrica buyumenin
    buyuk olcude ic talep ve tuketim agirlikli oldugu vurgulanmali. Yilin son
    ceyreginde ise ekonomik buyumenin biraz daha yavas bir hizda seyretmesini
    beklemekteyiz. Ekim ayindan itibaren alinan vergi artirim ve zam kararlari,
    doviz kurlarindaki artis, merkez bankasi’nin fonlama faizlerindeki artis ve
    ozellikle euro bolgesi ve kuresel ekonomide meydana gelen yavaslamanin yilin
    son ceyreginde turk ekonomisinin buyume hizini da olumsuz etkilemesi
    beklenebilir. Buna karsilik ekim ayi sanayi uretim verilerindeki guclu
    performans, yilin son ceyregindeki olasi yavaslamanin da ilimli olcude
    olabileceginin sinyalini vermekte. Tum bu degerlendirmeler isiginda, 2011
    yilsonu buyumesinin %8.1 civarinda olabilecegini tahmin etmekteyiz. Diger
    taraftan, 2012 icin ise turk ekonomisinde bu yila gore ciddi yavaslama olmasini
    ve buyume oraninin %3’e gerilemesini beklemekteyiz.
    Dr. Veyis fertekligil
    t-bank

    **raporun tamami ekteki dosyada bulunmaktadir***
    * * *
    burada yer alan yatirim bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatirim danismanligi
    kapsaminda degildir. Yatirim danismanligi hizmeti sermaye piyasasi kurulu
    tarafindan yayimlanan seri:v, no:52 sayili "yatirim danismanligi faaliyetine
    ve bu faaliyette bulunacak kurumlara iliskin esaslar hakkinda teblig"
    cercevesinde araci kurumlar, portfoy yonetim sirketleri, mevduat kabul
    etmeyen bankalar ile musteri arasinda imzalanacak yatirim danismanligi
    sozlesmesi cercevesinde sunulmaktadir. Burada ulasilan sonuclar tercih
    edilen hesaplama yontemi ve/veya yorum ve tavsiyede bulunanlarin kisisel
    goruslerine dayanmakta olup, mali durumunuz ile risk ve getiri
    tercihlerinize uygun olmayabileceginden sadece burada yer alan bilgilere
    dayanilarak yatirim karari verilmesi saglikli sonuclar dogurmayabilir.
    -matriks-

  6. #526
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Mb baskani erdem basci:buyumede kademeli yavaslama surecek ve 2012'de yuzde 4 olacak- bloomberg ht

    -matriks-

  7. #527
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    2012 butcesi tbmm genel kurulunda
    -2012 butcesi tbmm genel kurulunda
    -kultur ve turizm bakani gunay:
    -''kutsal emanetlerin bir cekim mekani olarak kullanilmasinin
    dogru olmadigi sahsi kanaatindeyim. Tekrar etmemesi konusunda
    gerekli onlemleri alacagim''
    -''turkiye'nin guney dogusunun, dogusunun, baris ortaminda,
    herhangi bir baska yatirima ihtiyac olmadan sadece sehir,
    kultur turizmi potansiyeliyle ayaga kalkacagini taahhut ediyorum''

    (fotografli)

    tbmm (a.a) - 13.12.2011 - kultur ve turizm bakani ertugrul gunay,
    ''kutsal emanetlerin bir cekim mekani olarak kullanilmasinin dogru olmadigi sahsi
    kanaatindeyim. Bu konuyu arastiriyorum. Tekrar etmemesi konusunda gerekli
    onlemleri alacagim'' dedi.
    Gunay, tbmm genel kurulunda, bakanliginin 2012 yili butcesi uzerindeki
    elestirileri yanitlarken, bazi milletvekillerinin bakanliginin butcesinin
    yetersiz buldugunu soyledigini, kendilerinin de bunun farkinda oldugunu
    soyledi.
    Ancak, kendi icinde bakildiginda bir artisin soz konusu oldugunu ifade
    eden gunay, ''kamunun, milletin hakki olan bir tek kurusu amaci disinda
    kullanmamaya butun gucumuzle ozen gostermeye calisiyoruz'' diye konustu.
    Son yillarda turizm ve kultur alanindaki performansin ''yuz agartacak
    duruma geldigini'' dile getiren gunay, turist sayisinda bu yil 30 milyonun
    uzerinde bir rakam gorulecegini belirtti.
    Turizmde sicak iklim ulkesi olmanin otesinde kis sporlari, kongre
    turizmi, termal turizmi, yayla turizmi, arkeoloji, tarih, yemek, geleneksel sanat
    imkanlarini da turizm sunumunun icine katmaya calistiklarini soyleyen gunay,
    ''turkiye'nin butun tarihsel ve kultur varligina ayrimsiz sahip cikmaya
    calisiyoruz'' diye konustu. Gunay, soyle devam etti:
    ''biz, dunyada uygarligin besigi olmus bir alanda yasiyoruz. Dunyada
    boyle bir toprak yok. Bu kadar zengin, derin toprak yok. Bu topragin
    zenginlikleri arasinda bizim ayrim yapma hakkimiz yok. Onun icin hangi donemden
    hangi cagdan hangi uygarliktan, kulturden, etnik kokenden, inanctan kalmis olursa
    olsun anadolu'da bir tek cicegi, rengi soldurmamaya calisiyoruz. Burada bizim
    zihin alti ipoteklerimiz var. Biz engelleri asarak gidiyoruz. Birbirimizi
    anlamaya calisalim. Yargilamaya, niyet okumaya calismayalim. Turkiye dar
    bogazlardan geldi. Simdi bu zihin alti tortularimizi bir tarafa birakarak
    kardesce, baris icinde bir arada yasayan, birbirini seven, sayan, birbirini
    hakkina, hukukuna, zenginligine, felsefesine saygi duyan bir yurttaslik anlayisi
    nasil olusturabiliriz? Kulturun calistigi alanlardan birisi bu. Bunu yapmaya
    calisiyoruz.''
    2003'de 50'lerden aldiklari arkeolojik kazilarin bugun 120 kadar turk,
    40'dan fazla da yabanci kaziya ulastigini belirten gunay, ''turkiye, en fazla
    kazi yapilan ulkelerden birisi'' diye konustu.

    -''hepsini anadolu'nun zenginligi sayiyoruz''-

    yapilan bazi calismalarla ilgili bilgi veren gunay, ''haci bayram ile
    hacibektas'i, mevlana ile yunus'u karsi karsiya koymuyoruz. Bunlarin hepsini
    anadolu'nun zenginligi sayiyoruz ve calisiyoruz'' dedi.
    Edirne selimiye camisi'nin unesco dunya mirasi listesi'ne girdigini
    belirten gunay, 2007'de 18 olan listedeki eser sayisinin su an 26'ya ulastigini
    soyledi.
    Yazma eserlerle ilgili yeni bir yasa cikardiklarini animsatan gunay, turk
    kulturu ve dilini ogretmek icin yurtdisinda 18 tane yunus emre kultur merkezi
    acildigini, bu yilin sonuna kadar sayiyi 25'e cikaracaklarini kaydetti.
    2003'den 25 olan devlet tiyatrosu sayisinin yil sonu itibariyle uzerine
    35 tane daha ilave edilmis olacagini soyleyen gunay, ''turkiye'de bizim barisa,
    birbirimizi dinlemeye, anlamaya ihtiyacimiz var. Turkiye'de ve dunyada baris
    olursa basaramayacagimiz bir hic bir sey yok. Turkiye'nin guney dogusunun,
    dogusunun, baris ortaminda, herhangi bir baska yatirima ihtiyac olmadan sadece
    sehir, kultur turizmi potansiyeliyle ayaga kalkacagini size taahhut ediyorum''
    diye konustu.

    -sorular-

    milletvekillerinin sorularini da yanitlayan gunay, mehmet akif eviyle
    ilgili bir gecikme oldugunu, evin tespiti konusunda sorun ciktigini anlatti.
    Simdi daireyi tespit ettiklerini ve kamulastirilmasiyla ilgili calismalarin
    surdugunu bildiren gunay, ''misir apartmani'nda gecikme oldugu icin ankara'da
    mehmet akif ersoy adiyla edebiyat muze kutuphanesi actik. Ayrica bir kitap
    calismasi da yapiliyor'' dedi.
    Harran'i gelecek yil, gezilirken rahatsiz olmayacak hale donusturmeye
    calisacaklarini kaydeden gunay, ataturk'un babasinin eviyle ilgili de bu yil
    restorasyon calismasina baslanmis olacagini soyledi.
    Mhp grup baskanvekili oktay vural'in mukaddes emanetlerin oldugu bir
    yerde dizi cekilmesini kabul etmedigini belirterek, buna nasil izin verildigini
    sormasi uzerine, gunay, soyle konustu:
    ''topkapi sarayi butunuyle ve kutsal emanetler de ozel olarak benim onem
    verdigim bir alan. Arkadaslarimiz boylesi bir basvuru olunca, biz son yillarda
    tarihi eser kacakciligina onem veriyoruz... Bu cekim sinirli bir cekim. Bu cekim
    icinde tarihi eser kacikcigi ile ilgili bir repligin olmasi kaydiyla ve isin
    biraz da bu dizilerimiz dunyada cok dolasma imkani buldugu icin tanitimi
    dusuncesiyle izin ve imkan vermisler. Ben bu sartlar altinda bile olsa kutsal
    emanetlerin boyle bir cekim mekani olarak kullanilmasinin dogru olmadigi sahsi
    kanaatindeyim. Bu konuyu arastiriyorum. Tekrar etmemesi konusunda gerekli
    onlemleri alacagim.''
    daha sonra tbmm genel kurulunda yapilan oylamada, genclik ve spor
    bakanligi, spor genel mudurlugu, yuksekogrenim kredi ve yurtlar kurumu genel
    mudurlugu, kultur ve turizm bakanligi, devlet opera ve balesi genel mudurlugu,
    devlet tiyatrolari genel mudurlugu ile turkiye yazma eserler kurumu baskanligi
    butceleri kabul edildi.
    Tbmm baskanvekili mehmet saglam, yarin saat 11.00'de toplanmak uzere
    birlesimi kapatti.
    (alp-mah)
    23:34 13/12/11
    --aa--

  8. #528
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Sanko holding/konukoglu:''euro bolgesi dagilir, herhalde turkiye'nin ahi tuttu''
    sanko holding yonetim kurulu baskani
    abdulkadir konukoglu, turkiye'nin basarili bir donem yasadigini belirterek,
    dunyada artik turkiye devrinin basladigini soyledi.
    Ulusal bir televizyon kanalinda yayinlanan ''finans cafe is dunyasindan''
    programina katilan konukoglu, ab ulkeleri ve abd'deki ekonomik krizin turkiye'yi
    bir olcude etkileyecegini ve buna bagli olarak 2012 yilinda 2011'deki buyume
    hizina gore dusus yasanacagini, ancak bundan endise etmedigini belirtti.
    Turkiye'nin buyume hizinin 2012'de yuzde 5 dolayinda olacagi ongorusunde
    bulunan konukoglu, ''ancak biz bu sureci ab ulkeleri ve abd'den daha cabuk, daha
    hizli atlatiriz. Turkiye uretimi ve ihracati ogrendi. Cantayi eline alan ucaga
    atlayip pazar ariyor. Ihracatcilarimiz ayak basmadik ulke birakmiyorlar'' dedi.
    Ekonomik sorunlar yasayan ab ulkelerine ihracatin biraz dusebilecegini,
    ancak turkiye'nin ihracatta bir pazara mahkum olmadigini anlatan konukoglu, ''her
    ulke pazarimiz. Bundan dolayi ab ulkelerinden kaynaklanan olumsuzlugu cabuk
    atlatiriz'' diye konustu.
    ''daha buyuk krizleri atlattik, bunu da atlatacagimizdan hic suphem yok''
    diyen konukoglu, istihdamin arttigini ve meslek sahibi olmayan isci bulmakta dahi
    gucluk cektiklerini, boyle giderse yillar once almanya'da oldugu gibi yakin
    gelecekte turkiye'de de ''isci karaborsasi'' olacagini ifade etti.

    -''ucak havalaniyor''-

    turkiye'yi havalanmakta olan ucaga benzeten konukoglu, ''havalanirken
    ucagin tirmanisini bir sure sonlandirip, rotasinda belli bir yukseklikte
    gitmesini gerektirecek durum da olabilir, ama onemli olan ucagin havada
    kalmasidir. Turkiye havada kalacaktir'' ifadelerini kullandi.
    Avrupa'nin sirketlerinin de nufusu gibi yaslandigini kaydeden konukoglu,
    turkiye'nin nufusu ve sirketlerinin genc olmasinin, avrupa karsisinda en onemli
    avantaji olduguna dikkati cekti. Artik turkiye'nin devrinin geldiginin altini
    cizen konukoglu, komsu ulkelerle ilgili yoneltilen bir soruya su yaniti verdi.
    ''komsu ulkelerimizde meydana gelen sorunlardan elbette uzuntuluyuz. Ama
    bu sorunlar bir gun gecer. Gaziantep acisindan konuyu irdelersek, ihracat
    anlaminda suriye ile onemli miktarda bir baglantimiz yok. Yillik ihracati 5
    milyar dolara dayanan gaziantep'in suriye'ye ihracati yaklasik 90 milyon dolar.
    Suriye ile iliskilerde yasanan tabloda ekonomik degil, iyi komsuluk,
    akrabalik iliskilerimizi dusunuyoruz. Turkiye'den suriye'ye buyuk miktarda
    ihracat yapilmiyor. Kucuk esnafin karsilikli ticareti var. Demin de belirttigim
    uzere suriye ile iliskilerimizde komsuluk boyutu onemli.''

    ''avro bolgesi dagilir''

    turkiye ekonomisinin romanya, bulgaristan ve sonradan uyelige kabul
    edilen bircok ulkedekinden daha iyi olmasina ragmen, turkiye'nin ab'ye uyeliginin
    bugune kadar kabul edilmedigini animsatan konukoglu, soyle konustu:
    ''onlar bizi almadilar, ama inaniyorum ki biz bu isten zararli cikmadik.
    Sira bize geldi. Biz de gelecekte onlari oldugumuz yere almayacagiz. Dunyada
    turkiye devri basliyor. Turkiye dinlendi, toparlandi ve ringe cikti. Sermaye
    birikimi, genc nufusumuz ve bizi biz eden degerlerimizle bu sureci basariyla
    yonetecegiz.
    Avro'nun geleceginden kaygi duyuyorum. Bunlar dagilacak. Avro ile yola
    devam edemeyecekler, her birisi kendi para birimine donecek. Avro bolgesi
    dagiliyor, turkiye'nin ahi tutmus olmali. 10 yil once 'satilik sirketiniz var mi'
    diye gelen ab ulkeleri isletmeleri, 'satilik sirketimiz var, alan yok mu?' diye
    gelmeye basladi.''
    sanko olarak yatirimlari surdureceklerini, ancak mumkun oldugunca fazla
    borclanmamaya ozen gostereceklerini belirten abdulkadir konukoglu, ''bu yalniz
    bizim icin gecerli degil, herkes 2012'de daha dikkatli olmali, boyundan buyuk
    islerle girmemeli. Ancak hic kimse panige kapilmamali. Panige kapilmak en buyuk
    yanlislik olur'' uyarisinda bulundu.

    -aa-

  9. #529
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    İşte yeni AB anlaşması!
    Büyük tartışmalara neden olan ve mart sonunda son haline getirileceği tahmin edilen taslak metinde ayrıntılar netleşiyor!
    16 Aralık 2011 Cuma, 17:10:19









    HABERTURK.COM EKONOMİ SERVİSİ

    Foreks Haber Ajansı'nın Wall Street Journal'a dayandırarak verdiği bilgilere göre İngiltere'nin veto ettiği, yeni AB anlaşmasının taslağı netleşmeye başladı. İşte o taslaktan ana başlıklar...

    * Yeni AB mali anlaşması, AB müktesebatı ile tam uyumlu olmalı.

    * Faiz dışı bütçe açığı GSYH'nin %0.5'ini aşmamalı.

    * Ülkeler yeni mali anlaşmadaki hedefleri karşılayamadıkları takdirde Avrupa Adalet Divanı'na götürülebilecek.

    * Yeni mali anlaşma AB iç piyasalarının daha derin Euro Bölgesi entegrasyonu tarafından baltalanmaması gerektiğinin altını çiziyor.

    * Euro Bölgesi Zirvesi yılda en az 2 kez yapılacak.

    * Tüm AB üyesi ülkeler Euro Bölgesi zirve toplantılarının hazırlıkları ve sonuçları konusunda yakından bilgilendirilecek.

    * Euro Bölgesi'nde büyük ekonomi politikası reformları 27 AB üyesi ülke ile koordine edilecek.

    * Yeni mali anlaşma 9 ülke onayladıktan sonra yürürlüğe girecek.

    * Yeni mali anlaşma sadece onaylayan ülkelere uygulanacak, bundan önce bağlayıcı olmayacak.

    * AB taslak metni, "Eğer borcun GSYH'ya oranı yüzde 60'ın ciddi şekilde altında olursa, yapısal açık yüzde 0.5'e ulaşabilir"

    * AB taslak metni, "Bütçe açığına ancak olağanüstü ekonomik koşullarda izin verilebilir"

    * AB taslak metni, "AB Adalet Divanı kararları, mali anlaşmayı imzalayan ülkeler için bağlayıcı olacak"

  10. #530
    Üyelik tarihi
    10.Mart.2007
    Yaş
    47
    Mesajlar
    9,262
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    IMF'nin en mutlu günü!
    Uluslararası Para Fonu'nun 200 milyar Euro'yu nasıl toplayacağı kara kara düşünülürken birbiri ardına borç verme mesajları gelmeye başladı
    15 Aralık 2011 Perşembe, 18:04:01









    HABERTURK.COM EKONOMİ SERVİSİ

    İsveç Merkez Bankası Riksbank'ın IMF'ye 100 milyar İsveç Kronu borç verebileceğini açıklamasının ardından bugün bir iyi haber de Rusya'dan geldi.

    Rusya'nın IMF'ye en büyük pazarı olan AB'ye destek için 20 milyar dolara kadar borç vermeyi planladığı haberlerinden kısa bir süre sonra Rusya'dan en az 10 milyar dolarlık destek sözü çıktı.

    Rusya'nın ihracat yaptığı en büyük piyasa olan AB'nin ortak para birimi avronun desteklenmesi için Uluslararası Para Fonu'na (IMF) en az 10 milyar dolar kredi vereceği bildirildi.

    RUSYA TAAHHÜDÜ VERDİ
    Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in ekonomi danışmanlarından Arkadi Dvorkoviç, Brüksel'de bugün Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in katılımıyla Belçika'nın başkenti Brüksel'de yapılan 28'inci AB-Rusya zirvesi öncesinde gazetecilere açıklamasında, ''Bizim payımıza düşen katkıyı IMF aracılığıyla yapmaya hazırız. Böyle bir taahhütte bulunduk. Taahhüdümüz en düşük 10 milyar dolar olması yönünde'' ifadesini kullandı.

    Bu arada Medvedev de zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, AB'nin Rusya'nın en önemli ekonomik partneri olduğunu ve dolayısıyla avronun yaşadığı sıkıntının Moskova'yı endişelendirdiğini belirterek, ''Rusya AB ve avro bölgesi ülkelerindeki istikrarın sağlanmasına yardımcı olmak için mali açıdan gerekli yatırımları yapacaktır'' diye konuştu.

    Medvedev, zirvenin ardından düzenlenen basın toplantısında da yaptığı açıklamada, Rusya'nın avronun desteklenmesi için başka önlemleri de göz önünde bulunduracağını belirterek, bu konuda ayrıntılı bilgi vermekten kaçındı.

    Rusya'nın AB'de ekonomik hisselerinin bulunduğunu vurgulayan Medvedev, ''Döviz rezervimizin yüzde 41'i avro. Bizim için birleşik Avrupa son derece önemli'' dedi.


    Medvedev, zirvenin başındaki konuşmasında AB'nin Moskova'nın DTÖ üyeliğine verdiği destek için teşekkür ederek, ''Bu işbirliğimize güçlü bir ivme kazandıracak'' diye konuştu. AB-Rusya zirvesinde, ele alınan konular arasında Rusya'da 4 aralıkta yapılan parlamento seçimleri, vize uygulamalarının karşılıklı yumuşatılması ve enerji işbirliği konuları ele alındı.

    En fazla ihracatı AB piyasasına yapan Rusya AB'nin en büyük 3'üncü ticari ortağı konumunda. Rusya ve AB arasındaki toplam ticaret hacmi geçen yıl 318 milyar dolar civarında gerçekleşmişti. Rus enerji kaynaklarının en büyük tüketicisi olan AB doğal gaz ihtiyacının yüzde 25'i, petrol ihtiyacının da yüzde 30'unu Rusya'dan karşılıyor.

    Görüşmelerdeki bir diğer ağırlıklı gündem maddesini de Rusya'nın Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyeliğinde sona yaklaşması oluşturdu. 18 yıldan beri DTÖ'ye girmeye çalışan Rusya geçen ay İsviçre'nin arabuluculuğu sayesinde üyelik önündeki son engel olan Gürcistan ile de anlaşmaya varmıştı.

    Vize uygulamalarının karşılıklı kolaylaştırılması konusunun da ele alındığı zirvede, sınır aşan suçlar, terörizm ve yolsuzlukla mücadele konularında mücadelede işbirliğini olasılıkları üzerinde de görüş alışverişinde bulundu.

    Rusya'nın Brüksel Büyükelçisi Vladimir Çizov Rus gazetecilere yaptığı açıklamada, zirvede değerlendirilen başlıklar arasında İran konusunun da yer aldığını söyledi.

    İSVEÇ'TEN 14.3 MİLYAR DOLAR
    İsveç Merkez Bankası Governörü Stefan Ingves ise IMF'ye 100 milyar İsveç Kronu borç vermeye hazır olduklarını açıkladı. Bu rakam yaklaşık 14.3 milyar dolara denk geliyor.

    Geçtiğimiz haftalarda da Çin, AB'ye IMF üzerinden borç vermeye sıcak baktığı yönünde açıklamalarda bulunmuştu.

Sayfa 53 Toplam 54 Sayfadan BirinciBirinci ... 43495051525354 SonuncuSonuncu

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. İmkb 100 (gün içi yorumlar)
    Konu Sahibi simurg Forum Depo
    Cevap: 19
    Son Mesaj : 16.Şubat.2009, 09:42
  2. Ekonomi Sektörlerinden Haberler
    Konu Sahibi ilker Forum Ekonomi & Finans Haberleri
    Cevap: 17
    Son Mesaj : 12.Temmuz.2007, 21:13
  3. Cevap: 0
    Son Mesaj : 30.Haziran.2007, 18:16

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
YASAL UYARI
Ekonomi, Borsa ve Para piyasaları" bölümünde yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yayımlanan Seri:V, No:52 Sayılı "Yatırım Danışmanlığı Faaliyetine ve Bu Faaliyette Bulunacak Kurumlara İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ" çerçevesinde aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çevresinde sunulmaktadır. Burada ulaşılan sonuçlar tercih edilen hesaplama yöntemi ve/veya yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmakta olup, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabileceğinden sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi sağlıklı sonuçlar doğurmayabilir.Yatırımcıların verecekleri yatırım kararları ile bu sitede bulunan veriler, görüş ve bilgi arasında bir bağlantı kurulamayacağı gibi, söz konusu yorum/görüş/bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan www.keyborsa.com web sitesi ve/veya yöneticileri sorumlu tutulmaz.
Google Privacy Policy
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193