Sayfa 2 Toplam 2 Sayfadan BirinciBirinci 12
Toplam 16 adet sonuctan sayfa basi 11 ile 16 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Ekonomik veriler

  1. #11
    Üyelik tarihi
    24.Nisan.2008
    Mesajlar
    2,344
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Mayıs ayında TÜFE % 2.42, ÜFE % 0.15 oldu

    TÜFE'de aylık değişim %2,42 olarak gerçekleşti.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan açıklamaya
    göre, 2011 yılı Mayıs ayında 2003 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları
    Endeksi'nde bir önceki aya göre %2,42, bir önceki yılın Aralık ayına
    göre %4,93, bir önceki yılın aynı ayına göre %7,17 ve on iki aylık
    ortalamalara göre %6,64 artış gerçekleşti.

    Açıklamada şöyle denildi:

    "Ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek
    artış %11,68 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşmiştir. Mayıs
    ayında endekste yer alan gruplardan gıda ve alkolsüz içeceklerde
    %4,71, çeşitli mal ve hizmetlerde %1,47, eğitimde %1,14, eğlence ve
    kültürde %0,99, lokanta ve otellerde %0,81, ulaştırmada %0,63,
    konutta
    %0,54, ev eşyasında %0,26, sağlıkta %0,11 artış, alkollü içecekler ve
    tütünde %-0,01, haberleşmede %-0,47 düşüş gerçekleşmiştir.

    Bir önceki yılın aynı ayına göre TÜFE'de en yüksek artış %12,61
    ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleşmiştir. Ulaştırma
    (%8,69), çeşitli mal ve hizmetler (%7,68), ev eşyası (%7,40), lokanta
    ve oteller (%7,20) artışın yüksek olduğu diğer harcama gruplarıdır.

    NUTS2 düzeyinde 26 bölge içinde TÜFE'nin aylık bazda en yüksek
    artış gösterdiği bölge TR42 (Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova)
    (%4,18) olmuştur. Aralık ayına göre en yüksek artış TR42 (Kocaeli,
    Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova) (%6,60) bölgesinde, geçen yılın aynı
    ayına göre en yüksek artış TR31 (İzmir) (%8,23) bölgesinde ve on iki
    aylık ortalamalara göre en yüksek artış TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır,
    Ardahan) (%8,61) bölgesinde gerçekleşmiştir.

    2011 yılı Mayıs ayında endekste kapsanan 445 maddeden 96 maddenin
    ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 256 maddenin ortalama
    fiyatlarında artış, 93 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş
    gerçekleşmiştir."

    ÜFE'de aylık değişim %0,15 olarak gerçekleşti.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan açıklamaya
    göre, 2011 yılı Mayıs ayında 2003 Temel Yıllı Üretici Fiyatları
    Endeksi'nde bir önceki aya göre %0,15, bir önceki yılın Aralık ayına
    göre %6,20, bir önceki yılın aynı ayına göre %9,63 ve on iki aylık
    ortalamalara göre %9,21 artış gerçekleşti.

    Açıklamada şöyle denildi:

    "Aylık değişim tarım sektöründe %-1,93, sanayi sektöründe %0,61
    olarak gerçekleşti.

    Tarım sektörü endeksinde, bir önceki yılın Aralık ayına göre
    %7,37, bir önceki yılın aynı ayına göre %8,73 ve on iki aylık
    ortalamalara göre %14,93 artış gerçekleşmiştir. Sanayi sektörü
    endeksinde ise bir önceki yılın Aralık ayına göre %5,95, bir önceki
    yılın aynı ayına göre %9,84 ve on iki aylık ortalamalara göre %7,97
    artış gerçekleşmiştir.

    ÜFE sonuçları sanayinin alt sektörleri bazında
    değerlendirildiğinde en yüksek aylık artış %4,44 ile ana metal sanayi
    alt sektöründe gerçekleşti.

    Sanayinin üç sektöründen, imalat sanayi sektöründe %1,16,
    madencilik ve taşocakçılığı sektöründe %0,84 artış, elektrik, gaz ve
    su sektöründe %-4,47 düşüş gerçekleşmiştir.

    Bir önceki aya göre endekslerin en fazla artış gösterdiği alt
    sektörler, ana metal sanayi (%4,44), giyim eşyası imalatı (%3,96),
    ham
    petrol ve doğalgaz çıkarımı (%2,80), deri ürünleri imalatı (%2,54),
    plastik ve kauçuk ürünleri imalatı (%2,39), kok kömürü ve rafine
    edilmiş petrol ürünleri (%1,67), kağıt ve kağıt ürünleri imalatı
    (%1,59) alt sektörleridir. Buna karşılık elektrik, gaz üretimi ve
    dağıtımı (%-5,05), tekstil ürünleri imalatı (%-0,73), iletişim
    teçhizatı imalatı (%-0,51), büro makineleri imalatı (%-0,36) bir ay
    önceye göre endekslerin en fazla gerilediği alt sektörler olmuştur.

    2011 yılı Mayıs ayında endekste kapsanan 785 maddeden 170
    maddenin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 428 maddenin
    ortalama
    fiyatlarında artış, 187 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş
    gerçekleşmiştir."

  2. #12
    Üyelik tarihi
    24.Nisan.2008
    Mesajlar
    2,344
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    MB: Enflasyon Haziran ayında tekrar düşer

    MB, Haziranda meyve fiyatlarındaki aşağı yönlü düzeltme ile
    enflasyonun tekrar düşüş göstermesinin beklendiği belirtti..

    Merkez Bankası tarafından Mayıs ayı fiyat gelişmelerine ilişkin
    yayımlanan değerlendirmede, geçen ay tüketici fiyatlarının yüzde 2,42
    arttığı ve yıllık enflasyonun yüzde 7,17 düzeyine yükseldiği
    hatırlatılarak, bu yükselişte taze meyve fiyatlarında sezon
    geçişlerinden kaynaklanan yüksek artışlar ve baz etkisinin belirleyici
    olduğu bildirildi.

    Haziran ayında meyve fiyatlarındaki aşağı yönlü düzeltme ile
    enflasyonun tekrar düşüş göstermesinin beklendiği belirtildi.

    Merkez Bankası değerlendirmesinde, Mayıs ayında hizmet fiyatları yüzde
    0,40 artarken, grup yıllık enflasyonunun 0,33 puan yükselerek yüzde
    4,44 olduğu, hizmet yıllık enflasyonundaki bu artışın özel okul
    ücretlerindeki yükselişlerle geçen ay olduğu gibi haberleşme grubu
    fiyatlarının oluşturduğu baz etkisinden kaynaklandığı kaydedildi.

    Bu dönemde, kira yıllık enflasyonunun düşük düzeydeki seyrini
    koruduğu, lokanta-otel grubu yıllık enflasyonunun da sınırlı bir
    gerileme kaydettiği belirtildi.

    Akaryakıt fiyatlarındaki artışların ulaştırma hizmetleri fiyatlarına
    yansımaları sürse de grup yıllık enflasyonunun geçen aya kıyasla
    değişmediği, sonuç olarak, grup yıllık enflasyonundaki sınırlı artışa
    karşın mevsimsellikten arındırılmış verilerin grup fiyatlarındaki
    ılımlı seyrin sürdüğüne işaret ettiği bildirildi.

    Mayıs ayında temel mal (gıda, enerji, alkollü içecekler, tütün ve
    altın dışında kalan mallar) grubu yıllık enflasyonunun yüzde 5,05'e
    yükseldiği, bu dönemde dayanıklı mal (altın hariç) fiyatlarının,
    önceki aylardaki yüksek oranlı artışların aksine, mobilya ve otomobil
    fiyatlarındaki yavaşlama ve beyaz eşya fiyatlarındaki gerileme
    sonucunda yatay bir seyir izlediği, dayanıklı mal dışında kalan
    kalemlerde ise sınırlı artışlar gözlendiği ifade edildi.

    Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları Mayıs ayında yüzde 4,71
    artarken grup yıllık enflasyonunun 9,78 puan yükselerek yüzde 12,61
    olduğu anımsatılarak, grup fiyatlarındaki bu keskin artışta meyve
    fiyatları gelişmelerinin belirleyici olduğu vurgulandı.

    Bu dönemde, taze meyve fiyatlarının aylık bazda yüzde 76,12 ile geçmiş
    dönem ortalamalarının oldukça üzerinde artış kaydettiği belirtilerek,
    şöyle denildi:

    ''Bu gelişmede, arz yönlü unsurlar nedeniyle kiraz ve erik ürünlerinin
    Mayıs ayında endekse oldukça yüksek fiyat düzeylerinden girmesi etkili
    olmuştur. Aydan aya değişken ağırlıkların kullanıldığı hesaplama
    yönteminin de etkisiyle söz konusu ürünlerdeki fiyat artışlarının
    tüketici fiyatlarına yansıma oranı da yüksek gerçekleşebilmektedir.
    Özellikle olumsuz hava koşulları sonucu kiraz arzındaki gecikmeye
    bağlı olarak fiyatların Mayıs ayında oldukça yüksek seyretmesi bu
    etkinin daha belirgin olarak gözlenmesine neden olmuştur. Sonuç
    olarak, endekse Mayıs ayında dahil olan kiraz ve erik ürünlerinin
    tüketici fiyatları üzerindeki etkisi yaklaşık 1,3 puan olmuştur. Söz
    konusu etkinin Haziran ayında tersine döneceği belirtilmelidir.''


    -ÜFE-

    Merkez Bankası değerlendirmesinde, üretici fiyatlarının da Mayıs
    ayında yüzde 0,15 arttığı ve yıllık enflasyonun yüzde 9,63'e
    yükseldiği hatırlatıldı.

    Tarım fiyatları bu dönemde yüzde 1,93 gerilerken, yıllık enflasyonun
    düşük bazın etkisiyle 4,14 puan artarak, yüzde 8,73 olduğu, bu dönemde
    buğday, pamuk ve ayçiçeği fiyatlarında azalışlar gözlendiği ifade
    edildi.

    Uluslararası emtia fiyatlarındaki artışların birikimli etkileri ve kur
    gelişmeleri çerçevesinde Mayıs ayında imalat sanayi genelinde
    fiyatların yükseldiği belirtildi.

    Mayıs ayında enerji hariç tüm alt kalemlerde fiyatların yükseldiği,
    ana metal fiyatlarındaki yüksek artış sonucunda ara malları fiyatları
    yüzde 1,37 artarken, sermaye mallarında gözlenen fiyat artışında
    makine ve teçhizat ile elektrikli makine imalatı fiyatlarının
    belirleyici olduğu kaydedildi.

  3. #13
    Üyelik tarihi
    24.Nisan.2008
    Mesajlar
    2,344
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Turkey: Industrial production continued to moderate in April‏

    Sanayi üretimi% 8.3 y / y Nisan ayında piyasa konsensüs daha düşük ve beklentimiz (/ y% 9 y) artmıştır. Bir mevsimsellikten arındırılmış bazda, IP% 0.6 m düştü / m Ocak ayında güçlü dalgalanma sonrasında, IP düşüş eğilimi olmuştur. IP Mayıs ve Haziran aylarında sabit kalırsa, bu Q2 IP% 0.5 'q / q bir düşüş anlamına gelir. Q1 unutmayın Ocak etkisiyle, IP büyüme Lütfen Q1 2.3% q / q idi.

    Bazı ihracat odaklı sektörlerde, yani tekstil ve ana metal üretim bizim hesaplamalara göre, bir mevsimsellikten arındırılmış olarak sağlam yatırım malları üretimi ise onların düşüş kaldı devam etti. Ayrıca metalik olmayan mineral üretimi gibi inşaat ile ilgili sektörlerde bir miktar yavaşlama görüyoruz.

    daha yeni IP okuyarak kanıtladığı gibi ekonomik faaliyet ılımlı olmuştur. Bununla birlikte, ekonomik aktivitede göreli bir ılımlılık rağmen, işaret edilmiş gibi, cari işlemler açığı ve hız kazanmıştır daha fazla politika eylemleri daha sürdürülebilir seviyelere getirmek için ihtiyaç vardır. seçimler, yani niyetini düşeş gelirleri vergi affı şeması ve yüksek beklentilerin üzerinde büyümesi nedeniyle kaydetmek için aşağıdaki hükümetin maliye politikası eylemleri, cari işlemler açığı içeren ve yatırımcı güvenini korumak çok önemlidir. IP okuma Mayıs ayında yüksek enflasyon sayısı özellikle sonra, Merkez Bankası bazı nefes alan verebilir. Biz TCMB iyi YTL daha fazla amortisman kısıtlama olarak Haziran ayında bekle ve gör tutumu sürdürmek için bekliyoruz. mevcut eğilimler olarak, GSYİH büyümesinin 2011 yılında% 6 civarında olması bekleniyor.

  4. #14
    Üyelik tarihi
    24.Nisan.2008
    Mesajlar
    2,344
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 11'le dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi oldu.

    Türkiye ekonomisinde büyüme hızı ilk çeyrekte de artarak devam etti.Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ekonomi ilk çeyrekte yüzde 11 büyüme kaydetti. CNBC-e anketinde büyümenin yüzde 9.6 olması bekleniyordu.

    Türkiye böylece ilk çeyrek itibariyle dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi oldu. Türkiye aynı zamanda ilk çeyrekte çift haneli büyüyen tek ülke olarak belirlendi. Türkiye'yi yüzde 9.9'la Arjantin ve yüzde 9.7'yle Çin takip etti.

    Ekonomi yılın son çeyreğinde yüzde 9.2, 2010'un tamamında ise yüzde 8.9 büyümüştü. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) değeri ilk çeyrekte bir önceki döneme göre yüzde 1.4 artış gösterdi.

    Yılın ilk çeyreğinde dönemde, cari fiyatlarla GSYH 284 milyar 868 milyon lira oldu.

    EN ÇOK TİCARET BÜYÜDÜ

    İlk çeyrekte en hızlı büyüyen sektör yüzde 17.2'yle toptan perakende ve ticaret oldu. Onu yüzde 17.1'le vergi-sübvansiyon, yüzde 14.8'le inşaat, yüzde 12.3'le imalat sanayi, yüzde 12.3'le elektrik, gaz buhar ve sıcak su üretimi, yüzde 12.2'yle ulaştırma ve haberleşme izledi.

    BAKAN ÇAĞLAYAN: YIL SONU YÜZDE 7'NİN ALTINA İNMEZ

    Büyüme rakamlarının açıklandığı anda CNBC-e'ye konuk olan dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, yılın tamamında büyümenin yüzde 7'nin altında olmayacağını söyledi.

    HANGİ ÜLKE, NE KADAR BÜYÜDÜ?

    Arjantin: Yüzde 9.9 Çin: Yüzde 9.7 Estonya: Yüzde 8.5 Singapur: Yüzde 8.3 Hindistan: Yüzde 7.8 Hong Kong: Yüzde 7.2 Litvanya: Yüzde 6.9 İsrail: Yüzde 6.8 Endonezya: Yüzde 6.5 Tayvan: Yüzde 6.5 İsveç: Yüzde 6.4

  5. #15
    Üyelik tarihi
    24.Nisan.2008
    Mesajlar
    2,344
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Bloomberg emtia endeksi beş yılın en düşüğünde.


    Bloomberg emtia endeksi geçtiğimiz gün itibariyle 107.13 seviyesiyle beş yılın en düşük seviyesine geriledi. Endeks 31 Mart 2009 itibariyle en düşük 102 seviyesine gerilemişti. Brent Petrol Haziran'da gördüğü zirveden en fazla gerileyen emtia oldu. Emtia fiyatları petrol öncülüğünde yılın en çok kaybedenleri arasında geliyor. Arz şoku dolayısıyla hızla yükselen kahve ve kakao dışı emtialar genel itibariyle zayıf bir görünüm çiziyor.
    IMF Başekonomisti Olivier Blanchard, gerileyen petrol fiyatlarının küresel ekonomik büyümeye %0,3 ila %0,7 puan pozitif katkı sağlayacağını düşünüyor. IMF diğer yandan emtia fiyatlarında dalgalanmanın yarattığı etki bazı ekonomiler açısından kırılgan olabilir. Bu durum da ilerleyen dönemde küresel finansal stabiliteyi negatif etkileyebilir.



    Grafikte fibonacci düzeltme seviyeleri gösterilmekte. Dün itibariyle BCOM endeksi 113 seviyesinin de altında kapatarak 107.13 seviyesine gerilemiştir. Söz konusu seviyenin geçilmesi 31 Mart 2009 dibi olan 102 seviyesine giden kapıyı aralayabilir.
    Bloomberg Emtia Endeksi
    Bloomberg emtia endeksi 22 emtiadan oluşan bir endekstir. Enerji, değerli metaller, endüstriyel metaller ve tarım ürünlerini içermektedir.

    Kopyaladıklarım çoğu sosyal medyada görüp istifadenize sunduğum resim yorum ve benzeriler 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 104.,107. ve 115. Maddelerinde de belirtildiği üzere kesinlikte yatırım tavsiye niteliği taşımaz .

  6. #16
    Üyelik tarihi
    24.Nisan.2008
    Mesajlar
    2,344
    Teşekkür / Beğeni

    Standart

    Ekonomi Liginde İlk 10’a Oynamanın Yolu! Çağdaş Şirin*

    Türkiye cumhuriyetle birlikte bir kalkınma hamlesi gerçekleştirmiş ve hızlı bir büyüme yakalamıştı. Bu büyüme genç nüfusun getirdiği dinamizmle Türkiye’yi ilk 20 ekonominin içine soktu ve 60 yıldır da bu ligdeyiz. Aşağıdaki grafik bu serüveni gösteriyor. Son 54 yılın 44’ünde ilk 20 de yer almışız, 1997’den itibaren de ilk 20’deki yerimizi sağlamlaştırmışız.


    Nüfusu bizden az ama üretimi bizden fazla!
    Şimdi de önümüzdeki maçlara bakma zamanı. Uzun yıllar boyu ligin sonlarında yer almamıza son verecek ve ilk 10 ekonomiye girebilecek dinamik bir nüfusumuz var. O halde soru net: Bu hedefe nasıl ulaşacağız? Türkiye’yi ilk 10 ekonomi arasına nasıl sokacağız? “İstatistik kafa”mızı çalıştırıp verilere bir bakalım.

    Bu sorunun yanıtı ligin tepesindeki ülkelerin hikayesinde saklı.
    Daha somut olarak bu sorunun cevabı bizden az insanla bizden çok üreten ülkelerin başarı hikayesinde saklı. Bizde kaynaklarımızı böyle ülkeler gibi kullanırsak, yatırımlarımızı doğru yerlere kanalize edersek 75 milyonluk nüfusumuzla onları geçebiliriz.

    Peki hangi ülkeler bizden az nüfusla bizden fazla üretim yapıyor?
    İşte ders çıkaracağımız 7 ülke: Avusturya, Kanada, Fransa, İngiltere, İtalya, İspanya ve Güney Kore!

    Aşağıdaki tabloda bu ülkeleri ve onları bizden ileri yapan temel göstergeleri paylaşıyorum. Analiz için Genel Durum, Girişimcilik-Yenilikçilik, Eğitim ve İşgücü Kalitesi göstergelerini temel aldım.



    Genel Durum: 7 Ülkenin Sırrı
    Kişi başına milli gelire baktığımızda 10 bin dolar civarındaki rakamla en yakın rakibimiz olan G. Kore’den bile 15 bin dolarlık bir fark yemiş olduğumuzu görebiliyoruz. Avustralya nufusumuzun neredeyse üçte biri kadar ama bizim iki katımız kadar bir milli üretimi var. Kabaca Avustralya’daki 1 işçi Türkiye’dekinden 6 kat fazla üretiyor. Kanadalı birisi bizden ortalama 5 kat daha zengin. Bu kadar yüksek orandaki verimlilik farkının pek çok sebebi var. Peki bu nasıl mümkün olabiliyor? Sırayla bakalım.

    Girişimcilik-Yenilikçilik: Az Deniyoruz, Az Keşfediyoruz
    Verimliliğin artmasını dolayısıyla 1 Türkiyelinin de en az 1 Avustralyalı kadar üretmesini istiyorsak, daha çok denemeli, daha çok keşfetmeliyiz. Ülke olarak yeterince buluş yapmıyoruz, 30-40 yıl önce aynı sıralarda yer aldığımız G. Kore bugün 376 patent başvurusu yaparken biz ancak 6 tane yapabiliyoruz. Bizim tam 63 katımız. Bir Samsung, LG, Hyundai kolay çıkmıyormuş demek ki. Aynı şekilde Ar-Ge çalışan sayımız da G.Kore’nin ancak 6’da 1’i kadar. Haklı olarak, yeni buluşlar olmayınca, araştırma geliştirme yapamayınca yeni fikirler ve yeni şirketler de çıkmıyor. Bu konuda da grupta sonuncuyuz. Çözüm sizce nerde? Cevabı için devam edelim.

    Eğitim Eğitim Eğitim!
    Ne buluşlar ne de yenilikler kendiliğinden serpilip büyüyor, onları ortaya çıkaracak sağlam bir iklim yani eğitim ortamı olması gerekiyor. Bunun için de eğitime yatırım yapmalı ve kısa vadeli ranta/inşaata bağlı getiriler yerine uzun vadeli ama sürekli bir getirinin peşinde olmalıyız.

    Kişi başına düşen eğitim harcamamız bu noktada geride! Avusturya bizden 12, Kanada 10 kat daha fazla para harcıyor eğitime. Demek ki AR-GE yapacak birey yetiştiremiyoruz. Eğitimdeki diğer göstergelerde de durumuz parlak değil. En kalabalık sınıflar bizde. Haliyle matematikte iyi olan öğrenci sayısı bizde yok denecek kadar az. G. Kore’de matematikte yüksek başarı gösteren oranı %31 iken bu oran bizde sadece %6! Eğitim kalkınmanın temeli, verimliliğin lokomotifi ve bizim lokomotif çalışmıyor! Kalkınma liginde ilk 10’a girmek için gerçekten de eğitim şart!

    İşgücü: Yedek Kulübesi Sağlam, Çok Koşuyoruz Ama Teknik Zayıf
    Türkiye’de işçiler OECD ülkeleri arasında en uzun çalışma saatlerine sahip ama üretimde sonlardayız. Bunun nedeni ise eğitimli bir işgücümüz olmaması. Bizde her on çalışandan altısı ilkokul mezunu, bu da haliyle üretime ve verimliliğe yansıyor. Kalifiye, eğitimli eleman az olduğunda bize de katma değeri düşük mal üretimi kalıyor. Bu nedenle biz fındığı taşıyoruz, İtalyanlar ise onun Nutella’sını yiyor. Bizde her dört kişiden biri tarımda çalışıyor ama Fransa nüfusunun sadece %3’ü ile bizim kadar üretebiliyor. Üstüne üstlük en önemli üretken gücümüz kadınları işgücüne yeterince katamıyoruz. Her 10 kadından sadece 3’ü işgücünde. Bu oranla da açık ara sondayız. Yedek kulübemiz kalabalık, sahaya istediğimiz kadar oyuncu sürebiliriz bu ligte ama kenarda bekletiyoruz.

    Sonuç: İyi Olan Kazanır
    İlk 10 ekonomi arasına girmek istiyorsak o seviyede top koşturan takımlardan yeni teknikler kapmalıyız. Veriler net olarak yönümüzü belirliyor. Eğitime yatırım yap, girişimcinin önünü aç, tarımda verimliliği artır ve kadınları işgücüne katacak reformlar yap. Sonrasında ilk 10’da yerimiz hazır zira o vakit nüfus bir dezavantaj değil avantaj olabilir. Ancak o vakit ekonomik ligde cihan devleti olup çevremize umut saçabiliriz.

    *Yrd. Doç. Dr., Bahçeşehir Üniversitesi, İksara Veri & Araştırma Kurucusu.
    Kopyaladıklarım çoğu sosyal medyada görüp istifadenize sunduğum resim yorum ve benzeriler 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 104.,107. ve 115. Maddelerinde de belirtildiği üzere kesinlikte yatırım tavsiye niteliği taşımaz .

Sayfa 2 Toplam 2 Sayfadan BirinciBirinci 12

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Turkiye'nin Son Ekonomik Gostergeleri
    Konu Sahibi simurg Forum Makro Veriler
    Cevap: 25
    Son Mesaj : 16.Aralık.2014, 13:54
  2. Mustafa BOYDAK ekonomik problem yok dedi.
    Konu Sahibi güneşş Forum Ekonomi & Finans Haberleri
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 12.Nisan.2008, 13:33

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
YASAL UYARI
Ekonomi, Borsa ve Para piyasaları" bölümünde yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yayımlanan Seri:V, No:52 Sayılı "Yatırım Danışmanlığı Faaliyetine ve Bu Faaliyette Bulunacak Kurumlara İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ" çerçevesinde aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çevresinde sunulmaktadır. Burada ulaşılan sonuçlar tercih edilen hesaplama yöntemi ve/veya yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmakta olup, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabileceğinden sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi sağlıklı sonuçlar doğurmayabilir.Yatırımcıların verecekleri yatırım kararları ile bu sitede bulunan veriler, görüş ve bilgi arasında bir bağlantı kurulamayacağı gibi, söz konusu yorum/görüş/bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan www.keyborsa.com web sitesi ve/veya yöneticileri sorumlu tutulmaz.
Google Privacy Policy
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193