Yabancý bankalar Türkiye hesaplarýný boþaltýr mý?Finansal kriz kapýmýza dayandý. Türkiye de 350 milyar dolarý yöneten yabancý bankalar bu parayý yurtdýþýna aktarýr mý? TMSF, onlarý da devralabilecek mi? HABERTURK.COM bankacýlýk dosyasýný açýyor...
29.09.2008 12:23
HABERTURK.COM EKONOMÝ SERVÝSÝ
ABD’de baþlayan ve önce Avrupa’ya oradan Asya’ya sýçrayan finansal kriz kapýmýza dayandý. Devlet Bakaný ve Baþbakan Yardýmcýsý Nazým Erken’in yaptýðý açýklamaya göre Türkiye’deki bankacýlýk sisteminin yüzde 42.7’si yabancýlara ait. Fortis örneðinde olduðu gibi bankalarýn merkez ofisindeki sýkýntýlara Türkiye’deki iþtiraki kayýtsýz kalabilir mi? Asýl daha önemlisi merkezdeki sýkýntý Türk halkýnýn mevduatýyla finanse edilmek istense bunu kim engelleyebilir? Türkiye’de bankacýlýk aktiflerinin toplamý yaklaþýk 850 milyar dolar. Ve bunun neredeyse yarýsýný yabancý bankalar kontrol ediyor. Bu yüzden giderek yayýlan ve kontrol edilemeyen kriz Türkiye için de önemli bir risk taþýyor.
YENÝ BÝR KRÝZE GÝRERÝZ
Merkez Bankasý eski Baþkaný Yaman Törüner bugünkü Milliyet gazetesindeki köþesinde yabancý bankalarýn Türkiye’deki konumlarýna dikkat çekti ve denetleyici kurumlarý göreve çaðýrdý.
ABD’de hazýrlanan 700 milyar dolarlýk Kurtarma Planý’nýn bile yeterli olamayacaðýný ifade eden Törüner, global krizin öneminin altýný çiziyor. Ve merkez bankalarýnýn krizle ilgili tutumunu þöyle aktarýyor: “Hem ABD hem de Avrupa Merkez Bankalarý, piyasalara para verirken, bizim Merkez Bankamýz hala Hükümet’le tartýþýp, “enflasyon düþmedikçe para veremeyiz” diyor. Bu kafayla ve piyasaya para vermemekte direndikçe, yeni bir ekonomik krize gireriz.”
ELLERÝNDEKÝ FONLARI YURTDIÞINA GÖNDERECEKLER
Törüner, finans kulislerinde kulaktan kulaða fýsýldanan söylentileri sesli olarak dile getiriyor: “Türkiye’de de banka satýn almýþ olan yabancý bankalar, likidite krizine girmeye baþladý. Dýþbank’ý alan Fortis Bank’ý buna örnek verebiliriz. Bu durum, yabancý bankalarýn Türkiye kardeþ bankalarý ve þubelerini de etkileyecek. Türkiye’deki yabancý bankalar, ana bankalarýný kurtarabilmek için, ülkemizde her türlü uygun olmayan iþleme girecekler. Ellerindeki bütün fonlarý bir biçimde, ana bankalarýna gönderecekler. Belki de, parayý dolaþtýrarak ana bankalarýný fonlayacaklar. “Fiduciary (kimlik saklanarak)” iþlemlerle, kredi vermiþ gibi görünüp, ana bankalarýný kollamak zorunda kalacaklar. Sevgili BDDK’nýn bir gün bile geçirmeden ve bayram, seyran demeden, yabancý bankalarý kontrol altýna almalarý ve yabancý ülke limitlerini günü gününe kontrol etmesi gerekiyor. Sevgili Merkez Bankasý da günlük iþlemlerden aldýðý izlenimleri derhal Sevgili BDDK’ya bildirmeli.”
TMSF YABANCILARI DEVRALABÝLECEK MÝ?
Törüner uyarýlarýn ardýndan bir önemi tespitte buluyor: “Çoðunluðuna yabancýlarýn sahip olduklarý Türk bankalarý, Türk iþ alemine verdikleri kredileri, geçen haftadan itibaren durdurdular. Bu durum, yabancý bankalarýn Türkiye’den mevduat toplamaya devam edeceklerini; fakat, Türkiye’ye kredi vermeyeceklerini gösteriyor. Ýþte, daha önceleri, yabancý bankalarla ilgili dile getirdiðimiz sakýnca, þimdi kendisini gösteriyor. Yani, Türk insanýnýn mevduatý, yabancýlara gidecek. Türk iþ alemine kredi verilmeyecek. Yabancý banka iflas ederse, Türk kardeþ bankasý da iflas etmiþ olacak. Bakalým, Sevgili TMSF, onlarý da devralabilecek mi? Onlarýn sahiplerini de mahkemeye verebilecek mi? O bankalardaki mevduatý da tamamen ödeyebilecek mi? Yoksa, gücü sadece Türklere mi yetecek? Göreceðiz...”
Törüner yazýsýný, “Bayramdan sonra, bizi zor günler bekliyor” cümlesiyle tamamlýyor.
AYAYDIN: "TÜRKÝYE ÝÇÝN RÝSK, TMSF BANKAYA EL KOYAMAZ"
Türkiye’de yatýrýmý olan yabancý bankalarýn buradaki kaynaklarýyla yurtdýþýndaki merkezlerini finanse edebileceðini belirten Prof. Aydýn Ayaydýn, “Bunu engelleyecek bir kanun yok. Türkiye’deki banka Türk halkýndan elde ettiði mevduatý ülke dýþýndaki muhaber bankaya transfer edebilir” diye konuþtu. BDKK’nýn þu anda sistemi denetlediðini de sözlerine ekleyen Ayaydýn, kaynaklarýn yurtdýþýna aktarýlmasýndan sonra bankanýn batmasý halinde ise TMSF’nin sadece Türkiye’deki bankayý ve yöneticilerini sorumlu tutacaðýný vurguladý.
KARACAN: "BANKALAR ÝÇÝN ASIL RÝSK GÜVENÝRLÝLÝK"
Türkiye’de finans kurumlarýnýn denetimi konusundaki uzman isimlerden Sermaye Piyasasý Kurulu (SPK) eski Baþkaný Ali Ýhsan Karacan ise bu konuda Yaman Törüner’den farklý düþünüyor.
Karacan, bankalarýn yurtdýþýna kaynak aktarmalarýnýn yasal olarak mümkün olmadýðýnýn altýný çiziyor ve ekliyor: “Aktiflerin bir yerden baþka bir yere aktarýlmasý söz konusu olamaz.”
Bilançonun ancak sýnýrlý bir kýsmýnýn yurtdýþýna transfer edilebileceðini belirten Karacan, bunlarýn da tahvil ya da banka mevduatý olduðunu söyledi. Karacan, “Banka kaynaklarý içerisinde munzam karþýlýk, dispobilite ve krediler var. Bunlarý bir günde alýp götürmeniz mümkün deðil. Ayrýca 11 milyar euro gibi önemli bir rakamdan bahsediliyor ki, bu rakamý Türkiye’deki iþtiraklerin finanse etmesi zor. Kaldý ki, yurtdýþýnda sýkýntýda olan bankalar kýsa vadeli kredi talep etmiyor. Sermaye ve sermaye benzeri finansman yöntemlerini tercih ediyorlar, aksi halde ayakta kalmalarý zor. Bu yüzden Türkiye’den kaynak aktarýmý olur endiþesini taþýmýyorum, zaten mümkün deðil” diye konuþtu.
Asýl riskin dýþarý kaynak aktarmaktan ziyade ‘güvenirlilik’ sorunu olacaðýný belirten Karacan, þöyle konuþtu: “Ana merkezinde sýkýntý olan bir bankanýn Türkiye’deki iþtirakinden mevduat kaçýþý olmaz mý? Olabilir. Bence asýl risk bu! Ve BDDK ve Merkez Bankasý bu riski takip etmeli.”
ÝÞTE TÜRK BANKALARINDAKÝ YABANCI PAYLARI