ATO'dan "Sýcak Para" raporu/ Sýcak para Türkiye'de, son 4 yýllýk dönemde, 25-30 yýlda elde edemeyeceði kadar getiri elde etti
30/06/2007 15:25:02
ANKARA - Ankara Ticaret Odasý'nýn (ATO) hazýrladýðý sýcak para raporuna göre, cari iþlemler açýðý ve yüksek faiz oranlarýndan bile daha yüksek risk olarak gösterilen sýcak paranýn Türkiye'de son 4 yýllýk dönemde, geliþmiþ ülkelerde 25-30 yýlda bile elde edemeyeceði kadar getiri elde ettiði kaydedildi. Türkiye'ye 2003 yýlý baþýnda getirilerek Türk lirasýna dönüþtürülüp bonoda deðerlendirilen 1 milyon dolarýn, 4.5 yýlda 3 milyon 265 bin dolara, borsada ise 5 milyon 690 bin dolara yükseldiði belirtildi.
Raporda, sýcak paraya dünyanýn en yüksek kazancýný saðlayan Türkiye'de 2002 yýlý baþýnda 6.6 milyar dolar olan sýcak para stokunun bu yýl Mayýs ayý sonunda 88.1 milyar dolara kadar yükselerek, ekonomi için en yüksek risk haline geldiði kaydedildi. Yabancýlarýn Türkiye'de dünyanýn en yüksek getirisini elde ettiði kaydedilen raporda, yastýk altýnda tutulanlar hariç, 134.8 milyar dolar düzeyinde bir döviz tasarrufu bulunan Türk vatandaþ ve þirketlerinin ise 2003 yýlý baþýnda dolara yatýrdýklarý 1 milyon YTL'nin, bu yýl Haziran ayý sonunda 798 bin YTL'ye gerilediði, bu sürede dolar cinsinden 3 ay vadeli mevduatta tutulan 1 milyon YTL'nin ise sadece 1 milyon 30 bin YTL olduðu ifade edildi.
Merkez Bankasý döviz kurlarý ve ÝMKB Tahvil ve Bono Piyasasý Kesin Alým Satým Pazarý DÝBS Performans Endeksi dikkate alýnarak yapýlan hesaplamalarda, 2003 yýlý baþýnda Türk parasýna dönüþtürülen sýcak paranýn, 4.5 yýlda dolar bazýnda bonoda yüzde 226.5, hisse senetlerinde ise yüzde 469 oranýnda kazanç elde ettiðini gösterdiði, hesaplamalarýn tüm riskleri göz ardý ederek Türkiye'ye gelen küresel sermayenin aldýðý bu yüksek riske karþýlýk çok yüksek düzeyde kazanç saðladýðýný ortaya koyduðu kaydedildi.
Raporda, 2002 yýlý sonunda 1.635 YTL olan dolar kuruyla, 1 milyon 635 bin YTL olarak Türk parasýna dönüþtürülerek bu tarihten sonra 3 ay vadeli bonoda tutulan 1 milyon dolarýn, her yýlýn yýl sonu kuruyla 2003 yýlý sonunda 1 milyon 679 bin dolara, 2004 yýlý sonunda 2 milyon 153 bin dolara, 2005 yýlý sonunda 2 milyon 496 bin dolara, 2006 yýlý sonunda 2 milyon 764 bin dolara yükseldiði, bu yýl Haziran sonunda ise 3 milyon 265 bin dolara çýktýðý belirtildi. 2003 yýlý baþýndan Haziran 2007 sonuna kadar olan
dönemde, sürekli 3 ay vadeli Hazine bonosunda tutulan fonlarýn Türk lirasý bazýnda birikimli olarak yüzde 160.6 oranýnda getiri elde ettiði, ayný dönemde dolar kurunun ise yüzde 20.2 oranýnda düþtüðü ifade edilen raporda, bonodan saðlanan bu yüksek getiri ve kurdaki düþüþ yüzünden bononun dolar cinsinden 4.5 yýllýk birikimli getirisinin yüzde 226.5 olarak gerçekleþtiði kaydedildi.
Türkiye'nin, dünyanýn en yüksek nominal faiz oranýný uygulayarak ve parasýnýn hýzla deðerlenmesine izin vererek sýcak paraya dünyanýn en yüksek getirisini saðladýðý, Türk vatandaþlarýnýn Türk parasýna olan güvensizliðinin ise devam ettiði belirtilen raporda, bu nedenle de döviz cinsinden tasarruflarýn toplam tasarruflar içerisindeki payý azýmsanmayacak bir düzeyde seyrettiði ifade edildi. Türk vatandaþlarýnýn yurt içindeki toplam döviz tasarruflarý 108.1 milyar dolar düzeyinde bulunduðuna dikkat çekilen raporda, bunun 85.8 milyar dolarýnýn mevduat bankalarý ve katýlým bankalarýndaki döviz mevduatlarýnda, 3.6 milyar dolarýnýn Hazine'nin dýþ borçlanma için çýkardýðý Eurobondlarda, 3 milyar dolarýnýn ise döviz cinsinden Hazine iç borçlanma kaðýtlarýnda tutulduðu kaydedildi. Raporda, yurtdýþýnda çalýþan Türk vatandaþlarýnýn Merkez Bankasý'nda 15.6 milyar dolarlýk kredi mektuplu ve süper döviz mevduatý bulunduðu bildirildi. Merkez Bankasý verilerine göre Türk vatandaþlarýnýn yurt dýþýndaki mevduatlarý 2006 yýlý sonunda 26.7 milyar dolar düzeyinde yaklaþýk 134.8 milyar dolarlýk döviz tasarrufu bulunduðuna dikkat çekilen raporda, yastýk altýndaki dövizler eklendiðinde Türk vatandaþlarýnýn 140 milyar dolara yakýn bir döviz varlýðý tuttuðu tahmin edildiði ifade edildi.
Rapora iliþkin deðerlendirmelerde bulunan ATO Baþkaný Sinan Aygün, sýcak para selinin Türkiye ekonomisini tehdit ettiðini belirterek, þunlarý söyledi: "Gittiði ülkelerde bir süre sahte bir mutluluk oluþturan sýcak para sel gibidir. Koþullar nerde uygunsa oraya doðru akar. Eðer önlem almazsak, býçak sýrtýnda duran Türkiye ekonomisi, sýcak para selinin yol açacaðý enkazýn altýnda kalýr. Sýcak para seli, varýmýzý yoðumuzu önüne katýp götürmeden önlem almalýyýz. Vergi koyarak sýcak para giriþini kontrol altýna almamýz, faiz oranlarýný düþürmemiz, Hazine'nin borçlanma ihtiyacýný azaltmamýz gerekiyor." 2003 yýlý baþýndan bu yana geçen 4.5 yýllýk süre içinde Türkiye'deki sýcak para miktarýnýn 6.6 milyar dolardan 88.1 milyar dolara yükseldiðine dikkati çeken Aygün, "Özellikle son 4 yýlda sýcak para Türkiye'ye akýn etti. Çünkü dolara bire üç veren baþka bir ekonomi yok" dedi.